Tebliğname No : 11 - 2011/398428MAHKEMESİ : İzmir 22. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 21/09/2011NUMARASI : 2010/700 (E) ve 2011/472 (K)Suç : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması, özel belgede sahtecilik ve dolandırıcılıkGereği görüşülüp düşünüldü:Sanık hakkında banka veya kredi kartının kötüye kullanılması ve özel bel- gede sahtecilik suçlarından düzenlenen iddianamede TCK.nun 43. maddesinin gösterildiği anlaşılmakla, tebliğnamede yer alan ilgili bozma düşüncelerine iştirak edilmemiştir.I- Banka veya kredi kartının kötüye kullanılması suçundan kurulan hük- mün incelenmesinde;1- Sanığın kardeşinin kimlik bilgilerine göre düzenlenmiş sahte kimlikle H.. ve G.. B..ndan kredi kartı alıp kullanma eylemlerini inkar etmesi karşısın- da, mağdur ve katılan bankalardan sanığın kredi kartı başvuru formları ekinde teslim etti- ği kimlik fotokopileri temin edilip üzerinde bulunan fotoğrafın sanığa ait olup olmadığı tespit edildikten, kredi kartı başvuru formlarının asılları temin edilip formlardaki yazı ve imzaların sanığa ait olup olmadığı da belirlendikten sonra sanığın hukuki durumunun tayini gerekirken, eksik incelemeyle karar verilmesi,2- Dosya içeriğine göre; şikayetçi Ü.. Ö..'nin kullandığı nüfus cüzdanının 06.12.2000 tarihinde verildiği ve kimliğini kaybetmediğini bildirdiği, H.. B..asına ait kredi kartının teslimi sırasında düzenlenen tutanakta ise nüfus cüzdanının 06.12.2003 tarihinde verildiği belirtildiği gibi, cüzdan seri numaralarının da farklı olması karşısında; Nüfus Müdürlüğünden Ü.. Ö.. adına belirtilen seri numaralı nüfus cüzdanının verilip verilmediği araştırılmadan hüküm kurulması, 3-Kabule göre de;a) Katılan Ü.. Ö..'nin kimlik bilgilerine göre düzenlenmiş sahte kimlikle sahte olarak üretilen farklı bankalara ait kredi kartları ile değişik zamanlarda bir- den fazla alışveriş yapmak şeklinde gerçekleşen eylemde; sahte kredi kartı düzenlenmesi, satın alınması, kabul edilmesi TCK.nun 245/2. maddesinde bu kartların bilahare kullanıl- ması ise anılan maddesinin 3. fıkrasında düzenlenmiş olup ayrı fiillerin bağımsız suçları oluşturduğu, geçitli suç olmayıp birinin diğerinin içinde erimesinin mümkün bulunma- dığı, kullanmaya teşebbüs halinde tayin olunacak cezanın üretmeye ilişkin cezadan daha az olacağı, mağdurların değişik şahıslar olması halinde 765 sayılı Yasadan farklı olarak 5237 sayılı Yasanın 43/1. maddesinin uygulanamayacağı, bu nedenle mağdur banka sayısınca TCK.nun 245/2., 43. maddelerinde tanımlanan suçun oluşacağının ve G.. B..nca verilen karta ait harcama kayıtları getirtilip kredi kartının değişik zamanlarda birden çok kez kullanıldığının anlaşılması durumunda her iki mağdur bankaya ait kartın birden fazla kullanılması nedeniyle ayrıca banka sayısınca TCK.nun 245/3. maddesi uyarınca hüküm kurularak verilecek cezadan TCK.nun 43/1. maddesi uyarınca artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, b) Temel ceza tayin olunurken hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde, aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınan birim gün sayısının alt sınırdan uzak- laşılarak belirlenmesi suretiyle çelişkiye neden olunması, II- Dolandırıcılık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde,Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak:1- Sanığın savunmasında belirttiği ve dosyaya temyiz dilekçesi ekinde sunduğu kira bedeli dekontların gerçek olup olmadıkları tespit edildikten ve sonucuna göre katılan N.. İ..'nin kısmi ödemeye rızası olup olmadığı da sorulduktan sonra TCK.nun 168. maddesi uyarınca bir karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 2- Temel ceza tayin olunurken hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde, aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınan birim gün sayısının alt sınırdan uzak- laşılarak belirlenmesi suretiyle çelişkiye neden olunması, III- Özel belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme gelince;Mahkeme kararlarında TC. Anayasa'sının 141, CMK.nun 34, 230, 232. maddeleri uyarınca ve denetime olanak verecek şekilde hangi sonuca, hangi delillerle varıldığının açıklanması zorunlu olup kararın gerekçesinde ''sanığın birden fazla özel bel- gede sahtecilik suçunu işlediği anlaşıldığından'' denilmekle yetinilmesi karşısında, hangi belgelerin sahte olarak düzenlendiği veya kullanıldığı, resmi belge niteliğinde olup olma- dığı, yapılan sahteliğin aldatıcı mahiyetinin bulunup bulunmadığı açıklanıp tartışılmadan TCK.nun 207/1, 43. maddeleri ile hüküm kurulması,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş oldu- ğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı sanığın CMK.nun 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uy- gulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 24.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.