Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9255 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12979 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 4. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 25/02/2013NUMARASI : 2013/6-2013/3M.. D.. ile H.. F.. ve müşterekleri aralarındaki terekenin tespiti ve korunması davasının süre yönünden reddine dair İstanbul Anadolu 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'nden verilen 25.02.2013 gün ve 6/3 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, müvekkilinin veraseten müteveffa A.. T..’nun yasal mirasçısı olup; müvekkili dışında dört mirasçısı daha olduğunu, mirasçılara kalan taşınır, taşınmaz ve bankalarda bulunan mevduat hesaplarındaki nakdi ve gayri nakdi değerlerin kaçırılması ve her türlü zarar görme ihtimali nedeniyle terekenin tespit edilmesi ve terekenin defterinin tutulmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, uyap sisteminden alınan nüfus aile kayıt tablosunda müteveffa A.. T..’nun 26.07.2012 tarihinde vefat ettiği, TMK. 590.maddesinin defter tutmaya ilişkin olup, ölüm tarihinden itibaren bir ay içinde istemde bulunulması halinde Sulh Hukuk Mahkemesi'nce defter tutulacağının düzenlendiğini, TMK'nun 619. maddesine göre de mirası reddetmeye hakkı olan her mirasçının 1 ay içinde istemde bulunabileceği düzenlendiğinden, muris A.. T..'nun 26.07.2012 tarihinde vefat ettiği halde, dava 12.02.2013 tarihinde hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığından hak düşürücü süre nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından; taraflar arasındaki uyuşmazlığın TMK.'nun 619. maddesi gereği terekenin resmi defterinin tutulması talebi olmayıp, terekenin korunması kapsamında; tespiti (TMK. 589 madde) ve defterinin tutulması (TMK. 590 madde) isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 589.maddesi, mirasbırakanın yerleşim yeri Sulh Hakiminin istemi üzerine veya kendiliğinden tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alacağını, gerekli giderlerin ileride terekeden alınmak üzere başvuran kişiden önlem alınmasına, hakimin kendiliğinden karar verdiği hallerde ise devlet tarafından karşılanacağını, mirasbırakanın yerleşim yerinden başka bir yerde ölmesi halinde de o yerin Sulh Hakiminin, murisin ölümünü murisin yerleşim yeri Sulh Hakimine gecikmeksizin bildirip, miras bırakanın ölüm yerinde bulunan mallarının korunması için gerekli tedbirleri almak zorunda olduğunu hükme bağlamıştır. Bu tedbirlerin terekede bulunan mal ve hakların yazımı mühürlenmesi, resmen yönetilmesi, vasiyetnamenin açılması gibi işlemler olduğu da madde de açıklanmıştır. (TMK.589/2 madde) Türk Medeni Kanunu'nun 590'ncı maddesinde yer alan bir aylık süre, hak düşürücü süre olmayıp, düzenleyici niteliktedir. Terekenin korunmasına ilişkin önlemler, hukuki niteliği bakımından mirasın kazanılması yahut mirasçılık sıfatı bakımından maddi bir etkiye sahip olmadığından, bu süre aşılsa bile paylaşmaya kadar her zaman istenebilir. Davacının talebi Türk Medeni Kanunu'nun 589.maddesi gereğince terekenin tedbir mahiyetindeki tespiti istemidir. Açıklanan ve tüm dosya kapsamından saptanan bu durum karşısında mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 589. maddesi çerçevesinde gerekli önlemlerin alınması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Yerel mahkeme kararının açıklanan bu sebeplerle bozulması gerekmiştir. Netice olarak davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 12.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.