MAHKEMESİ : İstanbul 11. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 31/01/2013NUMARASI : 2012/1570-2013/62Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Takip dayanağı İstanbul 36. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2011/293 Esas ve 2012/216 Karar sayılı ilamında, “50.000 USD'nin 23.08.1999 tarihinden 23.09.1999 vade sonuna kadar %23 ve vade bitiminden itibaren de 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi uyarınca işletilecek yasal faiziyle birlikte (borcu üstlenen) davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine ...” karar verilmiş, bu ilama dayalı olarak alacaklı tarafından TMSF ve İNG BANK aleyhine takip başlatılmıştır. Borçlu İNG BANK ve TMSF vekili, ilamda borcun, üstlenen TMSF'den tahsiline karar verildiği halde, İNG Bank'tan da borcun tahsilinin istendiği, yine faizin fahiş ve ilama aykırı olduğu gerekçeleriyle takibin iptali isteminde bulunmuş; Mahkemece, bilirkişi raporu alınarak buna göre fazla talep edilen işlemiş faiz alacağı yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmiş, karar borçlular vekili tarafından temyiz edilmiştir. HGK'nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-57 Esas 1997/776 Karar sayılı kararında da vurgulandığı üzere ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla hükmün içeriğinin aynen infazı zorunlu olup, dar yetkili İcra Mahkemesi'nce yorum yolu ile sonuca ulaşılamaz.Somut olayda yukarıda açıklandığı üzere ilamın hüküm bölümünde alacağın davalı borcu üstlenen TMSF'den tahsiline karar verildiği, İNG BANK aleyhine hüküm kurulmadığı görülmektedir.O halde, Mahkemece, ilamda şikayet başvurusunda bulunan İNG BANK aleyhine hüküm kurulmadığı nazara alınarak, istemin kabulü ile takibin bu borçlu yönünden iptaline karar verilmesi gerekirken, bu hususta olumlu ya da olumsuz bir gerekçe gösterilmeden hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ: Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 08.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.