Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8941 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 14709 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Trabzon 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 05/04/2013NUMARASI : 2012/99-2013/154İ.. Ö.. ve müşterekleri ile T.. B.. aralarındaki muhdesatın tespiti davasının kabulüne dair Trabzon 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 05.04.2013 gün ve 99/154 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, üzerinde vekiledenine ait iki katlı yapı bulunan 440 ada 6 parselin kentsel dönüşüm çerçevesinde TOKİ tarafından kamulaştırıldığını açıklayarak taşınmaz üzerindeki yapının davacıların ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.Davalı T.. B.. vekili, TOKİ ile yapılan sözleşmeye göre^ kentsel dönüşüm kapsamına alınan taşınmaz üzerinde herhangi bir hakları bulunmayan davacıların kaçak nitelikteki yapının tespitini isteyemeyeceklerinden davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Mahkemece, taşınmaz üzerindeki yapı, davalı T.. B..'nın izni ile inşa edildiğinden davanın kabulüne iki katlı yapının davacıların murisi Mehmet Özgür tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmiştir. Hüküm, davalı T.. B.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.Toplanan deliller ve dosya kapsamından; dava konusu 440 ada 6 nolu parsel kadastro sonucunda, 21.04.1958 tarihinde, davalı Trabzon Belediyesi adına tescil edilmiştir. Tapu kaydının beyanlar hanesinde ise 9 nolu evin Kamil Kazaz'a 8 nolu evin ise Rüstem Çelik'e ait olduğu yazılıdır. T.. B.. ile TOKİ arasında düzenlenen sözleşmeye göre taşınmaz, kentsel dönüşüm projesi içinde kalmaktadır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmişse de bu görüşe katılmak mümkün değildir. Şöyle ki, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 684. maddesi hükmünde, bir şeye malik olan kimsenin o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olacağı, TMK'nun 718. maddesi hükmünde de, arazi üzerindeki mülkiyetin kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsayacağı, bu mülkiyetin kapsamına yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynakların da gireceği açıklanmıştır. Bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatın aidiyeti arzın mülkiyetine tabi olduğuna, muhdesatların üzerinde bulunduğu arzdan ayrı bir mülkiyeti olamayacağına ve taşınmazın tapu kaydında davalılar lehine herhangi bir hak bulunmayıp dava konusu yapı, kaçak yapı niteliğinde bulunduğundan davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Davalı T.. B.. vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerindedir. Kabulü ile usul ve Kanuna aykırı görülen hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3.maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/1. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı vekiline iadesine, 08.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.