MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARARAlacaklı tarafından borçlu aleyhinde ilamda hükmedilen birikmiş nafaka alacağının tahsili amacıyla ...2. İcra Müdürlüğü'nün 2012/2590 Esas sayılı dosyasında 25.04.2012 de ilamlı takip başlatılması üzerine borçlu, aynı ilama dayalı olarak daha önceden ...2. İcra Müdürlüğü'nün 2011/9617 Esas sayılı takip dosyasında birikmiş ve işleyecek nafaka alacağının tahsilinin talep edildiğini ve dosyanın derdest bulunduğunu bu nedenle takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece şikayete konu takibin mükkerrer olduğu tesbit edilerek icra emrinin iptaline karar verilmiş, borçlu vekili takibinde iptaline karar verilmesi gerektiğinden bahisle, hükmün temyizini istemiştir....2. İcra Müdürlüğü'nün 2011/9617 Esas sayılı dosyası incelendiğinde, aynı ilamda alacaklı lehine hükmedilen birikmiş ve işleyecek nafaka alacağının tahsil amacıyla 24.08.2011'de ilamlı takip başlatıldığı, ...İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2011/272 Esas 2012/21 Karar sayılı ve 21.02.2012 tarihli kararıyla, icra emrinin vekil yerine asile tebliğ edilmesi nedeniyle icra emrinin iptaline karar verildiği, o dosya üzerinde yeniden icra emri düzenlenerek takibe devam edilebileceği, takibin derdest olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda Mahkemece ikinci takibin mükerrer olması nedeniyle tümden iptaline karar verilmesi yerine, yazılı şekilde sadece icra emrinin iptali yönünde hüküm tesis edilmesi isabetsizdir. Borçlu vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 28.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.