Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 871 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 12864 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARARBorçlu aleyhinde başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilmalı takipte, icra emrinin ve kıymet takdir raporunun usulüne uygun tebliğ edilmediğinin ve durumdan 13.02.2012 tarihinde haberdar olduğunun tespitiyle, takipte fahiş olarak istenen faizin miktarına itiraz etmiş ve işleyecek faiz oranının yasal faize çekilmesini talep etmiştir. Mahkeme borçluya çıkartılan icra emrinin tanınmadığından iade edildiği dolayısı ile kendisine tebliğ edilmiş bir icra emri bulunmadığından bu aşamada şikayet ve itirazda hukuki yararının olmadığı gerekçesi ile istem reddedilmiştir.HMK'nun 114. maddesi (h) bendinde dava şartları arasında, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması gerekliliğine yer verilmiştir. Somut olayda, takip dosyası ve tebliğat parçası incelendiğinde, borçlunun mernis adresine icra emri ve kıymet takdiri raporunun tebliğe çıkartıldığı, muhatabın yurtdışında olduğundan tebliğ edilemeden iade edildiği, alacaklı vekilinin talebi üzerine İcra Müdürlüğünce ...'ye yazılan müzekkereyle 6099 sayılı yasa ile değişik 7201 sayılı Tebligat Yasası'nın 21. maddesi gereğince mernis adresine tebliğatın yapılması için tebliğ mazbatasının iade edildiği ve 13.05.2011'de tebligatın muhtara teslim edildiğine dair tutanağın gönderildiği, takibin bu şeklide kesinleştirilerek satış aşamasına gelindiği görülmektedir. Tebligatın çıkarılmamış olması ile usulsüz tebliğ edilmiş olması farklı sonuçlar doğurur. Usulsüz tebligata muttali olan muhatap o tarihte tebliğden haberdar olmuş sayılır. (Teb.Kan.32.md.)Açıklandığı üzere icra dosyasında tebligatlar İcra Müdürlüğününce çıkarılmış olup yapılan tebligatların usulsüzlüğü iddia edilmektedir. Bu durumda şikayetçinin öğrenme tarihine göre, takiple ilgili şikayetlerini yapma zorunluluğu bulunduğundan tebliğ tarihini düzelttirmek için şikayete gelmekte hukuki yararı bulunmaktadır.Mahkemece icra emri ve kıymet takdiri raporunun borçluya tebliğine ilişkin borçlunun yaptığı tebliğatın usulsüzlüğü, şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken şikayette hukuki yararın bulunmadığından bahisle reddine karar verilmesi isabetsizdir.Borçlu vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK.m297/ç) ve İİK.nun 366//3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 28.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.