Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8341 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8086 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Ankara 12. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 13/03/2014NUMARASI : 2013/545-2014/241Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 05.06.2002 tarih 2001/32 Esas 2002/373 sayılı kararı uyarınca ilamlı icra takibi yapıldığını, İ.İ.Y'nın 39. maddesine göre bir alacağa ilişkin ilamın kararın verildiği tarihten itibaren 10 yıl içinde icraya konulmasının gerektiğini, şikayete konu takibin ise karar tarihinden itibaren 11 yıl geçtikten sonra başlatıldığını, böylece ilamın zamanaşımına uğradığını ve icra emrindeki faize itiraz ettiklerini belirterek takibin iptalini talep etmiştir.İİK'nun 39. maddesinde ise “ilama müstenit takip son muamele üzerinden on sene geçmekle zamanaşımına uğrar” hükümlerine yer verilmiştir. İlam verildiği tarihten itibaren on yıl içinde borçluya tebliğ edilirse bu tebliğ tarihinden itibaren yeni bir on yıllık süre başlar. Borçlu bu hükmü temyiz eder ve hüküm Yargıtay'ca onanmak suretiyle kesinleşirse, on yıllık zamanaşımı süresi hüküm kesinleştiği tarihten itibaren başlar. (Prof. Dr. B.. K.. İcra İflas Hukuku 3. Baskı Cilt III Sayfa 2178).Somut olayda takip dayanağı ilam 05.06.2002 karar tarihli olup, hükmün davalı borçlu Z.. A..'na tebliğ tarihi belli değildir. Bu durumda mahkemece takip konusu Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 05.06.2002 tarih 2001/32 Esas 2002/373 Karar sayılı dava dosyası getirtirilerek borçluya gerekçeli kararın tebliğ tarihi tespit edilerek on yıllık sürenin bu tarihten itibaren hesaplanması gerekirken eksik inceleme ile sonuca gidilmesi isabetsizdir.SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK'nun m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 28.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.