Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6787 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 21816 - Esas Yıl 2013





Aile MahkemesiDAVA TÜRÜ : Mal rejiminden kaynaklanan alacakDavacı-birleşen dosya davalısı ..... ile davalı-birleşen dosya davacısı .... aralarındaki mal rejiminden kaynaklanan alacak davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine dair Mersin 2. Aile Mahkemesi'nden verilen 04.07.2013 gün ve 813/500 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı-birleşen dosya davalısı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARARDavacı-birleşen dosyada davalı ... vekili, mal rejiminin tasfiyesi ile dava konusu 4746 ada 1 parsel 11 nolu bağımsız bölümün tapu kaydının iptaliyle davacı adına tesciline, mahkeme aksi kanaatte ise davacıya katkı ve katılma payının ve değer artış payının ödenmesine, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmesini istemiş, 23.11.2009 havale tarihli dilekçe ile toplam talep miktarının fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 45.300,00-TL olduğunu açıklamıştır. 13.07.2010 havale tarihli ıslah dilekçesi ile talep miktarını 82.000,00-TL olarak arttırmıştır. Birleşen davanın ise reddine karar verilmesini savunmuştur.Davalı-birleşen dosyada davacı .... vekili, asıl davanın reddine karar verilmesini savunmuş, birleşen davada karşı davalı .... adına açılmış bulunan ... Bankası ve ... Bankası'ndaki hesapları nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak 1/2 oranındaki katkı bedeli olan 5.000,00-TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte karşı davalıdan tahsilini istemiş, 16.01.2013 havale tarihli ıslah dilekçesi ile talep miktarını 25.234,45-TL ve yasal faizin tahsili olarak arttırmıştır.Mahkemece; davacının bağımsız bölüme yönelik tapu iptal ve tescil davasının reddine, değer artış payına ilişkin davasının kabulü ile 5.300,00-TL değer artış payının davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına, artık değere katılma alacağına yönelik davasının kabulü ile 40.000,00-TL'nin davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına, birleşen davanın kabulü ile 25.234,45-TL artık değere katılma alacağının karar tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte karşı davalıdan tahsiline, tarafların katılma alacaklarının TMK'nun 236/1.maddesi gereğince takas edilmesi sonucu 14.765,55-TL katılma alacağı ile 5.300,00-TL değer artış payı alacağı toplamı 20.065,55-TL alacağın davalıdan (karşı davacıdan) tahsiline fazlaya ilişkin talebin saklı tutulmasına yer olmadığına karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı-birleşen davalı ..... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar 20.12.1985 tarihinde evlenmişler, 12.12.2007 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hüküm 14.07.2009 tarihinde kesinleşmekle evlilik birliği son bulmuştur. TMK'nun 225. maddesinin 2.fıkrasına göre evliliğin boşanma ile sona erdirilmesi durumunda, eşler arasında mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibariyle son bulur. Sözleşmeyle başka mal rejimi seçilmediğinden eşler arasında 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı MK'nun 170.maddesi gereğince mal ayrılığı, bu tarihten boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise, 4721 sayılı TMK'nun 202. maddesi uyarınca yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Dava ve birleşen dava, mal rejiminden kaynaklanan değer artış payı ve katılma alacağı isteğine ilişkindir. 1- Davacı-birleşen davalı .... vekili, dava dilekçesinde harca esas dava değerini 3.500,00-TL göstererek sonuç ve istem bölümünde rakam belirtmeksizin tasfiyeye konu malvarlığının karar tarihi itibariyle belirlenecek değeri üzerinden katılma ve değer artış payı alacağı isteğinde bulunmuştur. 23.11.2009 havale tarihli dava dilekçesinin açıklanmasına yönelik verilen dilekçe ile toplam talep miktarının 45.300,00-TL olduğunu bildirmiştir. Yargılamanın devamında bilirkişi raporu alındıktan sonra davacı-birleşen davalı vekili sunduğu 13.07.2010 havale tarihli ıslah dilekçesi ile talep miktarının 82.000,00-TL olduğunu bildirmiş ve artırılan miktara göre harcı tamamlamıştır. Bu açıklamalara göre, davacı-birleşen dosyada davalı vekili verdiği dava dilekçesinde sonuç ve istem bölümünde talep miktarını açıkça belirtmediğinden sonradan sunulan 23.11.2009 havale tarihli dilekçe ıslah niteliğinde olmayıp dava dilekçesinin açıklanması niteliğindedir. Bu gerekçeyle aynı taraf vekilince sonradan sunulan ve talep miktarının 82.000,00-TL'ye çıkarılmasına ilişkin 13.07.2010 havale tarihli dilekçe ilk ıslah dilekçesi olarak kabul edilmelidir. Bu kabule göre, davacı-birleşen dosyada davalının talebi hakkında karar verilmesi gerekirken mahkemece 13.07.2010 havale tarihli dilekçe ikinci ıslah dilekçesi olarak kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.Dosya içeriğine, toplanan delillere ve davacı-birleşen dosyada davalının 13.07.2010 havale tarihli dilekçesine göre istek hakkında karar verilmesi gerekirken ikinci ıslah dilekçesi olarak kabul edilmesi doğru değildir.2-Davacı-birleşen davalı vekilinin banka hesaplarına yönelik temyiz itirazlarına gelince; araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir. Şöyle ki; söz konusu banka hesaplarının ilk açıldıkları tarihten itibaren ve bankalar arası transfer ile TMSF'ye devrediliş süreleri de gözönünde bulundurularak tüm kayıtların eksiksiz olarak istenmesi, bundan sonra gelen belgelerle birlikte dosyanın bankacı bilirkişiye sunularak denetime açık rapor alınması gerekirken banka hesaplarına ilişkin belgeler getirtilmeden eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi doğru olmamıştır.Davacı-birleşen davalı .... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı görülen hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 1.204,60 TL peşin harcın istek halinde davacı-birleşen dosya davalısına iadesine 25.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.