MAHKEMESİ : Akçaabat 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/02/2013NUMARASI : 2012/312-2013/50Hazine ile M.. N.. ve C.. N.. aralarındaki tapu iptali davasında Mahkeme'nin görevsizliğine dair Akçaabat 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 20.02.2013 gün ve 312/50 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A RDavacı Hazine vekili, 3621 sayılı Kıyı Kanunu'na göre, mülkiyeti kayden davalılara ait olan 101 ada parsel sayılı taşınmazın kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan kısmı bakımından davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile tescil harici bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.Davalılar vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı sonrası, Mahkeme'nin görevsizliğine, dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine, görevsizlik kararının kanun yoluna başvurulmadan kesinleşmesi durumunda kararın kesinleştiği tarihten itibaren kanun yoluna başvurulursa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkemeye başvurularak dava dosyasının görevli Akçaabat Sulh Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesinin talep edilmesinin gerektiğine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına karar verilmiştir.Hüküm, süresi içerisinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; davacı tarafça dava dilekçesinde dava değeri 5.100,00 TL olarak gösterilmiş ve davanın değerine göre dava tarihi itibariyle görevli Mahkeme'nin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmış ise de, dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK'nun 7. maddesinin son fıkrası "Bir dava, asliye mahkemesinde hükme bağlandıktan sonra, davanın sulh mahkemesinin görevi içinde olduğu ileri sürülerek üst mahkemede itirazda bulunulamaz." hükmü uyarınca, eldeki davada Asliye Hukuk Mahkemesi'nce karar verildiğinden bozma ilamına uyularak verilmiş 2. kararda mahkemenin görevsizliğine, Sulh Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğuna dair hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. Açıklanan nedenlerle davacı Hazine vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine göre şimdilik diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 11.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.