Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5283 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20317 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Aile MahkemesiDAVA TÜRÜ : Katkı payı, katılma alacağı... ile... aralarındaki katkı payı, katılma alacağı davasının reddine dair .. Aile Hukuk Mahkemesi'nden verilen 16.07.2013 gün ve 559/512 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDavacı vekili asıl davada, evlilik birliği içinde 1998 tarihinde satın alınarak davalı adına tescil edilen 268 ada 22 parsel 13 numaralı meskenin alımında % 90 oranında katkısı bulunduğunu açıklayarak, 112.500 TL katkı payı alacağının dava tarihinden itibaren ve birleşen 2010/ 200 Esas sayılı davada, 2005 yılında davalı adına tescil edilen 276 ada 10 parsel sayılı mesken üzerindeki 50.000 TL katılma alacağının yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı vekili, her iki mesken kişisel mal olduğundan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Mahkemece, 276 ada 10 parsel muristen intikal ettiği ve 268 ada 22 parsel 13 numaralı meskenin edinilmesinde somut katkı ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, dava konusu 276 ada 10 parselin miras yoluyla davalıya intikal ettiği davalı ve davacı tanık beyanları ile tapu kayıtlarından anlaşıldığına göre, davacı vekilinin aşağıda belirtilen husus dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi ile usul ve Kanuna uygun olan hükmün 276 ada 10 parsele ilişkin bölümünün ONANMASINA, Davacı vekilinin 268 ada 22 parsel 13 numaralı meskene ilişkin temyiz itirazlarına gelince; taraflar 29.05.1992 tarihinde evlenmişler, 16.06.2008 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın 19.06.2009 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Bu durum karşısında, eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden, evlilik tarihinden 4721 sayılı Yasa'nın yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi uyarınca mal ayrılığı ve bu tarihten boşanma davasının açıldığı tarihe kadar 4722 sayılı Kanun'un 10. maddesi gereğince, TMK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. ..//..Dava dilekçesinin içeriği ve taşınmazın evlilik birliği içinde mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu 05.02.1998 tarihinde satın alınarak davalı adına tescil edilmiş olmasına göre istek, 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi gereğince taraflar arasında mal ayrılığının geçerli olduğu tarihte edinilen taşınmaza yapılan katkıdan kaynaklanan katkı payı alacağına ilişkindir. Davacıya ait çalışma belgeleri ve tanık beyanlarından taşınmazın alım tarihinde ve öncesinde çalışarak gelir elde eden davacı ile davalının, ziynet eşyalarından 28 adet çeyrek altın, 11 adet yarım altın ve 16 adet ata altın bozdurularak taşınmazın satın alındığı, davalının sair ziynetlere ilişkin iddiasının ise kanıtlanmadığının kabulü gereklidir. Bu halde mahkemece, 268 ada 22 parsel 13 numaralı meskenin alım tarihindeki değeri ile davalının az yukarıda sayılan ziynetleri ile yapmış olduğu katkının miktarı belirlenerek, ziynetlerin değerinin taşınmazın edinme tarihindeki değerine oranı bulunarak, bu oran ile dava konusu taşınmazın dava tarihindeki değerinin çarpımı sonucu tespit edilecek miktarın davalının kişisel malvarlığı kapsamında olduğu ve kalan miktarın ise davacının katkı payı alacağını oluşturduğu dikkate alınarak, sonucuna göre bir karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerindedir. Kabulüyle, yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 26.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.