Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 491 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 13947 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:K A R A RBorçlu vekili şikayetinde; alacaklı tarafından müvekkili aleyhine...3.Tüketici Mahkemesi'nin 2011/305 Esas 2012/300 Karar sayılı ilamına dayanılarak... 5.İcra Müdürlüğü'nün 2012/13818 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, (her ne kadar takibe konu ilamda bedele hükmedilmiş ise de uyuşmazlığın özünde ayni hakka ilişkin mülkiyet ihtilafı olduğundan) ve HMK 367/2 maddesi uyarınca taşınmaz mal ile ilgili aynı haklara ilişkin kararların kesinleşmeden yerine getirilemeyeceğinden bahisle takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. H.M.K. 367/2(HUMK.nun 443/4.) maddesi gereğince gayrimenkule ve buna ilişkin ayni haklara dair hükümler kesinleşmedikçe icra edilemez. Bu nedenle aynı ilamda yazılı eklentilerinde infazının istenebilmesi için ilamın kesinleşmesi zorunludur. Buna karşılık gayrimenkulün aynına ilişkin olmayan (gayrimenkul üzerindeki kişisel “şahsi” haklara ilişkin olan) ilamların icraya konulabilmesi için bunların kesinleşmesine gerek yoktur. Yani bu ilamlar kesinleşmeden icraya konulabilir. (Prof. Dr. Baki Kuru İcra İflas Hukuku, 3. Cilt, sf: 2212) Yukarıda açıklandığı üzere, dayanak... 3. Tüketici Mahkemesi'nin 2011/305 Esas 2012/300 karar sayılı ilamında davacı; taraflar arasındaki ilişkinin BK 163.maddesi mucibinde devir sözleşmesi olarak değerlendirilerek...,... Mahallesi, 6169 ada, 2 parselde inşa edilmiş binanın 3.katındaki dairenin davalı adına olan kaydının iptali ile davacı adına tesciline, tescilin mümkün olmaması halinde dava konusu taşınmazın dava tarihi itibariyle değerinin ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, bu talebin yerinde görülmemesi halinde ise, ödenen 60.000 TL.nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, taşınmazın teslim edilmemesinden kaynaklanan kira gelirine mahsuben şimdilik 1.000 TL'nin ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Karar gerekçesinde "dava konusutaşınmaz başka birine satıldığı için tapu iptal ve tescili mümkün olmadığından...” denilerek tapu iptali davası kabul edilmemiş ise de yargılamada taşınmazın aynının tartışma konusu yapıldığı, bu nedenle ilamın infazı için kesinleşmesi gerektiği düşünülmeksizin şikayetin kabulü yerine yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA ve taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK.nun 366/3.maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 21.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.