MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : Takibin taliki veya iptaliYukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR İpotekli taşınmaz maliki örnek 6 numaralı icra emri tebliği üzerine İcra Mahkemesi'ne yaptığı başvurusunda; kendilerine takipten önce muaccelliyet ihtarının gönderilmediğini, takip konusu ipotek limit ipoteği olduğu halde, ödeme emri yerine icra emri düzenlendiğini, istenen asıl alacak ve faizin fazla olduğunu, yine limiti aşar şekilde talepte bulunulduğu gerekçeleriyle takibin iptali isteminde bulunmuştur. Mahkemece, ipotek veren şikayetçiye takipten önce TMK'nun 887. maddesi kapsamında muaccelliyet ihtarı gönderilmediğinden bahisle takibin şikayetçi yönünden iptaline karar verilmiş, hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. TMK'nun 887. maddesi hükmüne göre; ipotekli taşınmazın maliki borçtan şahsen sorumlu değil ise, alacaklının ödeme isteminin ona karşı etkili olması, bu istemin hem borçluya, hem kendisine karşı yapılmış olmasına bağlıdır. Bir başka deyişle ipotek veren 3. kişi yönünden borç muaccel hale getirilmediği taktirde onun hakkında takip başlatılamaz. Somut olayda alacaklı tarafından kredi sözleşmesi asıl borçlusu şirket ve taşınmaz maliki aleyhine şikayete konu takipten önce, ..İcra Müdürlüğü'nün 2008/3690 Esas sayılı dosyasında aynı ipoteğe ve alacağa dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip başlatılmış, borçlu ve malikin süresinde yaptığı itiraz üzerine takip durmuş, alacaklı sadece asıl borçlu yönünden .. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne 2009/73 Esas sayılı dosya ile itirazın iptali davası açmış, Mahkemece yapılan yargılama sonunda takibin asıl borçlu yönünden ipotek limiti dahilinde devamına karar verilmiş , ipotek veren yönünden ise itirazın kaldırılmadığı görülmektedir. Bu durumda ipotek veren malike daha önce başlatılan takipte gönderilen ödeme emriyle borcun ödenmesi isteminin bildirildiği ve bu nedenle TMK'nun 887. maddesindeki muaccelliyet ihtarının yerine getirildiğinin kabulü gerekir. Mahkemece bu yöndeki şikayetin reddiyle, diğer itiraz ve şikayetlerin incelenerek oluşacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle, İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 20.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.