MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi... ile Hazine,... Köyü Tüzel Kişiliği ve fer'i müdahil... aralarındaki tescil davasının kabulüne dair....Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 19.10.2010 gün ve 515/474 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, adına tespit ve tescil edilen 146 ada 6 parselin bitişiğinde yer alan ve 20 yılı aşkın süreden beri özel yolu olarak zilyetliğinde bulunan taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında umumi yol olarak bırakıldığını, bu kısmın hiçbir zaman yol olmadığını açıklayarak, bu bölümün 146 ada 6 parseline ilave edilerek adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı Hazine vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davacı yararına kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, yol olarak terkin edilmiş bulunan, Teknik Bilirkişi raporunda A1 harfi ile gösterilen 116,77 m2 yüzölçümlü taşınmazın davacı adına tapuya tesciline karar verilmiştir. Hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.Açıklanan olgular tarafların ve Mahkemenin kabulündedir. Uyuşmazlık, kadastro çalışmalarında paftasında yol olarak gösterilen kısmın zilyetlikle iktisap edilip edilemeyeceği ve tespit öncesi nedenler yönünden makul sürenin geçirilip geçirilmediği, tespit sonrası sebepler için ise yasanın aradığı manada sürenin dolup dolmadığından kaynaklanmaktadır. Dosyada mevcut davacıya ait nizasız 146 ada 6 parsel yönünden kadastro tespitlerinin 04.12.2003 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır. Eldeki dava ise harcı alınarak 04.11.2009 tarihinde açılmıştır. Dairenin kararlılık kazanmış uygulamalarına göre tespit tarihinden itibaren davanın açıldığı tarihe kadar makul süre geçirilmiştir. Tespit sonrası neden için TMK.nun 713/1. maddesine göre 20 yıllık süre dolmamıştır. Hal böyle olunca; davacı yararına zilyetlik yoluyla mülk edinip koşulları araştırılmadan karara esas teşkil eden 15.07.2010 tarihli Fenni Bilirkişi raporunda A1 harfiyle belirtilen 116,77 m2'lik yere yönelik davanın reddine karar vermek gerekirken yukarıda değinilen kurallar gözardı edilerek yazılı olduğu üzere kabul kararı verilmesi doğru olmamıştır. Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazı açıklanan bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 21.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.