Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 408 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 6065 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı-karşı davalı Hazine ve davalı-karşı davacı ..., davalılar ... Belediye Başkanlığı ... ve ...(ölü) aralarındaki elatmanın önlenmesi, yıkım ve tescil davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine ve kısmen de açılmamış sayılmasına dair .... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 22.12.2010 gün ve 828/641 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı-karşı davacı ..., davalılardan ... vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:KARARDavalı Hazine vekili, 17.11.2006 havale tarihli dilekçesiyle davalıların Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve tespit dosyasıyla belirlenen 671,82 m2’lik taşınmaza davalılar tarafından yapılan müdahalenin önlenmesiyle üzerindeki muhtesatların kal’ine karar verilmesini istemiştir.Davalı ... vekili 18.7.2007 tarihli yargılama oturumunda davayı kabul etmediklerini, vekil edeninin kullandığı yerin belediyeye ait 1428 sayılı parsel içerisinde kaldığını bildirmiştir. Davalı ... vekili ise, 8.12.2006 tarihli cevap ve karşı dava dilekçesinde; dava konusu taşınmazın 20 yılı aşkın bir süreden beri vekil edeninin zilyet ve tasarrufunda bulunduğunu, bu nedenle Hazine tarafından açılan meni müdahale ve kal davasının reddine karar verilmesi gerektiğini belirtmiş ve harcı yatırmak suretiyle dava konusu taşınmazın TMK.nun 713. maddesi uyarınca vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, teknik bilirkişi ... tarafından dosyaya sunulan rapora ekli krokide B harfiyle işaretlenen 304,73 m2 yüzölçümlü hali arazi niteliğindeki taşınmaza davalılar ...ve ... tarafından yapılan müdahalenin önlenmesine üzerindeki muhtesatın kal'ine, davanın açıldığı tarihte davalı ... ölü bulunduğundan ve ölü kişi hakkında dava açılamayacağından bu nedenle...'ye karşı açılan davanın reddine, davalı ve karşı davacı ... tarafından açılan davanın HUMK.nun 409. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı-karşı davacı ... ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TMK.nun 683. maddesi çerçevesinde mülkiyet hakkına dayanarak Hazine tarafından açılan müdahalenin önlenmesi ve kal ile, TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi gereğince karşı dava olarak ... tarafından açılan tescil isteğine ilişkindir.Davalı-karşı davacı ...’ın temyiz itirazları bakımından yapılan incelemede; davalı ... vekili, 8.12.2006 tarihli dilekçesiyle ve harç yatırmak suretiyle tescil harici bırakılan yer bakımından tescil davası açarak vekil edeni adına tapuya kayıt ve tescil isteğinde bulunmuştur. Ne var ki, davanın davalı-karşı davacı ... vekili tarafından takip edilmemesi nedeniyle 9.6.2010 tarihli yargılama oturumunda, ...’ın açtığı tescil davası yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. Aynı yargılama oturumunda davalı Hazine vekili, ... tarafından açılan tescil davasını takip etmeyeceklerini, bildirmiştir. Yargılama tutanakları ve dosya üzerinde yapılan incelemede ...'ın tescil davasını yenilemediği saptanmıştır. Aradan yaklaşık 6 ay geçtikten sonra 22.12.2010 tarihinde verilen hükümle birlikte ... tarafından açılan davanın HUMK.nun 409. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmesinde usul ve kanuna aykırı bir yön bulunmadığından ...’ın buna yönelik temyiz itirazlarının reddi ile hükmün tescil davasına ilişkin bölümünün ONANMASINA, Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince;Davacı-karşı davalı Hazine vekili, dava dilekçesinde toplam 671,82 m2’lik yere davalılar tarafından yapılan müdahalenin önlenmesi ile üzerindeki muhtesatların kal'ine karar verilmesini istemiş ise de, teknik bilirkişi .....’ın rapor ve krokisine göre krokide A harfiyle belirlenen taşınmaz bölümünün....Belediyesi adına tapuda kayıtlı bulunan 1428 parsel içerisinde kaldığı, aynı krokide B harfiyle belirlenen hali arazi niteliğindeki taşınmazın ise, ... tarafından tasarruf edildiği, zirai bilirkişinin raporuna göre üzerinde 25 adet çeşitli türde meyve ağaçlarının bulunduğu, ... dışında diğer davalıların B harfiyle saptanan yer üzerinde herhangi bir zilyetliklerinin bulunmadığı, 21.5.2009 tarihinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarıyla saptanmıştır. Belirlenen bu durum karşısında Hazine vekili tarafından davalı ...’e karşı açılan ve krokide B harfiyle gösterilen taşınmaz bakımından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, dosya kapsamıyla örtüşmeyen bir gerekçe ile davalı ... bakımından da meni müdahale ve kal davasının kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.Davalı ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile Hidayet'e karşı açılan meni müdahale ve kal davasının açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla ve HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 3402 sayılı Kanunun 36/A maddesi gereğince harç alınmasına mahal olmadığına 18.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.