Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4004 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16938 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : Mardin İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 10/07/2013NUMARASI : 2013/67-2013/75Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına HUMK'nun 438. ve İİK'nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendiğinde; İcra-İflas Kanunu'nun 169/a-6. maddesinde ''Borçlunun itirazının icra mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle kabulü hâlinde kötü niyeti veya ağır kusuru bulunan alacaklı, takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere; takip muvakkaten durdurulmuş ise bu itirazın reddi hâlinde borçlu, diğer tarafın isteği üzerine takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkûm edilir. Borçlu, menfi tespit ve istirdat davası açarsa yahut alacaklı genel mahkemede dava açarsa, hükmolunan tazminatın tahsili dava sonuna kadar tehir olunur ve dava lehine sonuçlanan taraf için, daha önce hükmedilmiş olan tazminat kalkar.'' hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda; Mardin İcra Müdürlüğü'nün 2011/885 Esas sayılı takip dosyası ile alacaklı N.. D.. tarafından borçlu S.. D..Ltd.Şti aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapıldığı, borçlunun borca itirazı üzerine İcra Mahkemesi'nce takibin durdurulmasına ve asıl alacak miktarı üzerinden 60.000 TL tazminata hükmedildiği, borçlu vekili tarafından müvekkili lehine hükmedilen tazminat, yargılama gideri ve vekalet ücretinin tahsili amacıyla şikayete konu Mardin 1.İcra Müdürlüğü'nün 2013/2890 Esas sayılı dosyada ilamlı takip başlatıldığı, borçlu N.. D..'ın (Mardin İcra Müdürlüğü'nün 2011/885 Esas sayılı takip dosyası alacaklısı) İcra Müdürlüğü'nden 09.07.2013 havale tarihli dilekçesi ile Mersin 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2013/293 Esas sayılı dosyası ile alacak davası açtığından bu dava sonuna kadar takibin tehirini, icra dosyasındaki tüm haciz ve yakalamaların kaldırılmasını talep ettiği, icra müdürlüğü'nce talebin reddine karar verildiği, 4 adet araca 18.06.2013 tarihinde haciz ve 20.06.2013 tarihinde yakalama şerhi işlendiği, tapuya ise 26.06.2013 tarihinde haciz konulduğu, borçlunun talebine eklediği tevzi formu ve dava dilekçesi incelendiğinde; N.. D.. tarafından 01.07.2013 tarihinden Mersin 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2013/293 Esas sayılı dosyası ile alacak davası açıldığı, borçlu N.. D..'ın ( (Mardin İcra Müdürlüğü'nün 2011/885 Esas sayılı takip dosyası alacaklısı) icra mahkmesine başvurusunda, müdürlüğün ret kararının iptalini, takibin dava sonuna kadar tehirini ve hacizlerin ve araçlar üzerindeki yakalamaların kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmaktadır. Mahkemece Mersin 4. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2013/293 Esas sayılı dosyası ile açılan davanın menfi tespit davası olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Hüküm şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yukarıda anılan yasal düzenleme nedeniyle şikayete konu takip dosyasındaki borçlu ((Mardin İcra Müdürlüğü'nün 2011/885 Esas sayılı takip dosyası alacaklısı) tarafından genel mahkemede alacak davası açıldığı için, takip dava sonuna kadar tehir olunacağından İcra Müdürlüğü'nün 09.07.2013 tarihli talebin reddine dair kararı doğru değildir. Mahkemece alacak davasının açıldığı 01.07.2013 tarihinden önce konulan hacizler baki kalmak üzere, tüm muhafaza tedbirlerinin ve yakalama kararlarının ve 01.07.2013 tarihinden sonra konulan hacizlerin kaldırılması gerektiği düşünülmelidir. Ayrıca takip alacaklısına da tebligat yapılmak suretiyle yargılama yapılması gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi doğru değildir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme hükmünün yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 11.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.