Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3504 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16731 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Ankara 13. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 15/05/2013NUMARASI : 2013/276-2013/401Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı Hazine tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARARAlacaklı tarafından borçlular aleyhinde İstanbul 2. İdare Mahkemesi'nin 28.09.2001 tarih, 1998/772 Esas ve 2001/1016 Karar sayılı ilamına istinaden takip başlatılmış, borçlular vekilince dayanak ilamın bozulduğu ve bozma üzerine İstanbul 3. İdare Mahkemesi'nin 23.01.2008 tarih, 2007/2107 Esas ve 2008/118 Kararı ile yeniden hüküm kurulduğundan bahisle dayanaksız kalan ödemelerin ödeme tarihinden itibaren faiziyle iadesi için İcra Müdürlüğü'ne başvurulmuş, İcra Müdürlüğü hesaplanan miktarın ödenmesi için alacaklı tarafa 29.11.2012 tarihli muhtıra çıkarmış, borçlular vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda muhtırada belirtilen tutarın iadesi gerekenden az olduğunu, ödeme tarihinden iadenin yapılması talebinin açıldığı tarihe kadar faiz hesaplanmadığını, vekalet ücreti ve masraflarının da iadesi gerektiğini belirterek muhtıranın düzeltilmesini istemiş; Mahkemece şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm borçlular vekili tarafından temyiz edilmiştirİİK 18/2 maddelerinde "Aksine hüküm bulunmayan hallerde İcra Mahkemesi, şikayet konusu işlemi yapan İcra Dairesi'nin açıklama yapmasına veya duruşma yapılıp yapılmamasına gerek olup olmadığını takdir eder, duruşma yapılmasını uygun gördüğü takdirde ilgilileri en kısa zamanda duruşmaya çağırır ve gelmeseler bile gereken kararı verir..." hükmü getirilmiştir. Buna göre incelemenin tarafların sunacağı delil ve belgelere bağlı olması halinde İcra Mahkemesi'nce duruşma açılarak şikayetin karara bağlanması gerekir.Borçlular vekili temyiz dilekçesinde, 03.06.2002 tarih nolu makbuzla dosyada görünenden fazla ödemesi olduğu iddiasındadır. İcra Mahkemesi'nce duruşma açılarak, tarafların delilleri ve belgeleri toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir.SONUÇ: Davacı-borçlular vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 27.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.