Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2770 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8308 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Büyükçekmece 1. Aile MahkemesiTARİHİ : 20/12/2012NUMARASI : 2011/1485-2012/1697C.. B.. ile E.. İ.. aralarındaki katılma alacağı davasının reddine dair Büyükçekmece 1. Aile Mahkemesi'nden verilen 20.12.2012 gün ve 1485/1697 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARARDavacı vekili, tarafların miras bırakanı İ.. İ.. ile davalı eşin evlilik birliği içinde edinilerek davalı adına tapuya tescil edilen 728 ada parseldeki numaralı bağımsız bölümün alımına murisin katkıda bulunduğunu açıklayarak, vekil edeninin payına düşen katkı payının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Dava dilekçesi 20.000 TL'den harçlandırılmıştır.Davalı vekili, niza konusu evin bedelinin davalının yurtdışındaki kişisel malvarlığından sağlandığını ve kişisel malı olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davacının murisin katkısını kanıtlayamadığı, dava konusu evin davalının kişisel malı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar miras bırakanı İ.. ile davalı beyanlarına göre 1968 yılında evlenmiş, kocanın 16.8.2009 tarihinde ölümüyle evlilik birliği son bulmuştur. Dosya arasında mevcut mirasçılık belgesine göre İ..??in mirasçıları davacı kızkardeşi ile davalı eşidir. Dava konusu 728 ada parselde Blok numaralı bağımsız bölüm satın alma suretiyle 17.2.2009 tarihinde davalı adına tapuya tescil edilmiştir. TMK.nun 179.maddesine göre mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır. Taraflar başka bir mal rejimi seçildiğini ileri sürmediklerine göre, eşler evlenme tarihinden 4721 sayılı TMK.nun yürürlüğe girdiği 1.1.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği kocanın ölüm tarihine kadar TMK.nun 202.maddesine göre yasal edinilmiş mallara katılma rejimine tabidirler. Eşler arasındaki mal rejimi TMK.nun 225/1.maddesine göre miras bırakan eşin ölüm tarihinde sona ermiştir.Davacı taraf, dava dilekçesinde nizalı taşınmazın murisin katkısıyla edinildiğini, yargılama aşamasında ise alım bedelinin tamamının miras bırakan tarafından ödendiğini belirterek, alacak isteğinde bulunmuştur. Olayları anlatmak taraflara, hukuki niteleme hakime aittir. Dava, TMK.nun 219, 231 ve 236.maddelerine dayalı katılma alacağı isteğine ilişkindir. TMK.nun 231.maddesine göre artık değer, eklenmeden ve denkleştirmeden elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, her eşin edinilmiş mallarının toplam değerinden bu mallara ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan miktardır. (TMK. m. 236/1. Fıkrası)TMK.nun 222.maddesinin son fıkrasına göre; bir eşin bütün malları aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edilir. Davaya konu taşınmazın evlilik birliği içinde eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli bulunduğu dönemde edinildiği sabittir. Varsa aksi iddianın ispat yükümlüsü TMK.nun 6 ve 222.maddesine göre davalı taraftır. Somut olayda, davalı taraf uyuşmazlık konusu taşınmazın kişisel mal grubundan edinildiğini savunmuş, ancak bu husus somut olgulara dayalı olarak kanıtlanamamıştır. Hal böyle olunca, mahkemece yapılacak iş; edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli bulunduğu dönemde davalı eş adına edinilen dava konusu taşınmazın belirlenecek tasfiye tarihi itibariyle değeri üzerinden yukarıda yazılı şekilde katılma alacağının tespiti ile davacının miras payı ve dava dilekçesinde harçlandırılan talebin de nazara alınması ve sonucuna göre bedel yönünden bir karar verilmesidir. Dava konusu taşınmazın 4721 sayılı TMK.nun yürürlük tarihinden sonra edinildiği, davanın katılma alacağı isteği olduğu ve aksini ispat yükünün davalı tarafta bulunduğu gözden kaçırılarak, yazılı gerekçe ile hüküm kurulması doğru olmamıştır.Davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerindedir. Kabulüyle usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK.nun geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, yine 6100 sayılı HMK.nun geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 388/4 (HMK.m 297/ç) ve HUMK.nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 20.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.