MAHKEMESİ : İzmir 12. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 16/11/2012NUMARASI : 2012/840-2012/708Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:K A R A RİİK’nun 83. maddesi gereğince kısmen haczi mümkün olan maaş ve ücretten borçlu ve ailesinin geçinmesi için İcra Müdürü'nce lüzumlu olarak takdir edilen miktar indirildikten sonra kalan kısmın haczi mümkündür. Ancak, haczedilecek miktar maaş ve ücretin ¼’ünden az olamaz. Bir diğer anlatımla, haczedilecek miktar en az ¼ olup, borçlunun maaş ve ücretinin miktarı ile kendisinin ve ailesinin geçinmesi için gerekli kısım nazara alınarak haczedilebilecek miktarın belirlenmesi gerekir.Somut olayda; borçlunun, emekli maaşının ödenmekte olduğu G.. B.. B.. şubesindeki doğmuş doğacak alacaklarının tamamının haczedildiği, borçlu vekili İcra Mahkemesi'nden; İİK’nun 83 maddesine göre borçlunun ve ailesinin geçimi için takdir edilecek bedelin hacizden tenzili yönündeki taleplerinin İcra Müdürlüğü'nce 17.10.2012 tarihinde reddedildiği, borçlunun maaşı açlık sınırının altında kaldığından tamamı üzerindeki haczin kaldırılması gerekirken taleplerinin reddine dair memur işleminin Yasa’ya aykırı olduğunu açıklayarak,17.10.2012 tarihli müdürlük kararının iptaline karar verilmesini istemiş, Mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi üzerine hüküm, borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Her ne kadar 5510 sayılı Yasa'nın 93.maddesi; "Bu kanun, gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88.maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez." hükmünü amir ise de; borçlunun emekli maaşının haczedilemeyeceği yönündeki önceki şikayeti, Mahkemece, 11.10.2012 tarih 2012/729-652 Esas, Karar sayılı ilam ile takibe dayanak yapılan ilama konu alacağın 5510 sayılı Yasa’nın 88. maddesinde belirtilen kurum alacaklarından olup, 5510 sayılı Yasa’nın 93. maddesi kapsamında sayılan istisna alacaklar arasında yer aldığı gerekçesiyle reddedilmiş, karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. Bu durumda, borçlunun emekli maaşı haczedilebileceğinden Mahkemece, borçlu vekilinin talebinde olduğu gibi şikayetinin İİK’nun 83.maddesi kapsamında değerlendirilip, borçlunun kendisinin ve ailesinin geçimini temin bakımından, kişisel ve sosyal konumu da gözetilerek, gerektiğinde bilirkişiden rapor da alınıp, almakta olduğu maaş ve ücretlerden ne kadarı ile kendisinin ve ailesinin geçimini sağlayabileceği saptandıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, geçimi için akar getiren gelir olduğu belirlenmeden araç ve taşınmazlarının olduğundan bahisle şikayetin reddi doğru değildir. Ayrıca yukarıda açıklandığı üzere Mahkemece daha önce yargılaması yapılan 11.10.2012 tarih 2012/729-652 Esas, Karar sayılı ilamına konu şikayet nedeninin farklı olduğu göz önünde bulundurulmadan bu hususun da ret gerekçesi yapılması isabetsizdir.SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 18.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.