Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2466 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21435 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 14. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/09/2013NUMARASI : 2013/741-2013/681Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:KARAR Mahkeme kararını temyiz eden borçlu şikayetçiler vekili Av. Ö.. O..' nun yetkili kıldığı Av. Ş.. Y..'ın, temyiz aşamasında UYAP üzerinden verdiği ve Mahkemesince 28.01.2014'de dosyasına havale edilen dilekçesiyle; davalarından ve temyiz istemlerinden feragat ettiklerini bildirmiştir. Adı geçen vekillerin, şikayet dilekçesine ekli Kartal 9.Noterliği'nin 02.10.2000 tarih ve 19838 yevmiye, Kadıköy 7.Noterliği'nin 23.07.2009 tarih ve 16090 yevmiye nolu, Kartal 16.Noterliği'nin 02.12.2009 tarih ve 23384 yevmiye nolu genel vekaletnameleri ile 19.09.2013 tarihli yetki belgesi incelendiğinde, davadan ve temyizden feragate yetkilerinin bulunduğu anlaşılmıştır. Davadan feragat HMK'nun 311. maddesi gereğince kesin hükmün sonuçlarını doğurur ve karşı tarafın kabulüne de bağlı değildir. Karar kesinleşinceye kadar her aşamada feragat mümkündür. Bu durum karşısında karar ortada durdukça mahkemenin davayı yeniden ele alıp feragat nedeniyle bir karar vermesi mümkün değildir. Bu itibarla, mahkemenin feragat hakkında hüküm verebilmesi için kararın bozulması gerekmektedir. Nitekim, Yüksek Yargıtay'ın yerleşmiş uygulaması da bu şekildedir. (11.04.1940 gün ve 70 sayılı İBK., HGK. 21.11.1981 gün ve 1981/2-551) Bu durumda, Mahkemenin davadan feragat beyanı hakkında bir hüküm vermesi amacıyla kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Mahkeme kararının İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 17.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.