İNCELENEN KARARINMAHKEMESİ : Antalya 5. Aile MahkemesiTARİHİ : 18/02/2014NUMARASI : DAVACI : O. Maltseva ÇevikDAVALI : T.. Ç.. vs.DAVA TÜRÜ : Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak, Tasarrufun İptali Davacı-karşı davalı O. Maltseva Çevik ile davalı-karşı davacı T.. Ç.. ve müşterekleri ile birleşen dosyada davalı A.. C.. aralarındaki Mal Rejiminden Kaynaklanan Alacak, Tasarrufun İptali davasında davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine, fazlaya ilişkin istemin reddine, tasarrufun iptali davasının kabulüne, karşı davanın kabulüne dair Antalya 5. Aile Mahkemesi'nden verilen 18.02.2014 gün ve ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı-karşı davacı T. Ç. ile birleşen davalı A. vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı-karşı davalı O. vekili, ... ada ... parselde bulunan ... nolu bağımsız bölüm nedeniyle taşınmazın 1/2 oranında tapusunun iptal edilerek davacı adına tescilini, mümkün olmadığı takdirde davacının evin alımı sırasında verdiği 32.429-TL'nin faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş, birleşen 2009/... Esas sayılı dosyada söz konusu taşınmazın diğer davalı A.'a muvazaalı şekilde devredildiğini açıklayarak davalılar arasında yapılan satış işleminin iptaline karar verilmesini istemiş, karşı davanın reddini savunmuştur.Davalı T. ile birleşen davalı A. vekili, asıl dava ile birleşen davanın reddini savunmuş, karşı dava olarak .... plakalı araç nedeniyle aracın 1/2 mülkiyet hakkının karşı davacı adına tescilini, mümkün olmadığı takdirde 1/2 hisseye isabet eden 8.000-TL'nin karşı davalıdan tahsilini istemiştir.Mahkemece, "...davacının tasarrufun iptaline ilişkin talebinin reddine, katılma alacağına ilişkin talebinin kısmen kabulü ile 30.000,00-TL katılma alacağının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,...davalı-karşı davacının davasının reddine ..." dair verilen hüküm, davacı-karşı davalı vekili tarafından ve davalı-karşı davacı Tevfik vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 2.Hukuk Dairesi'nin 25.01.2012 tarih, 2011/... Esas-2012/... Karar sayılı ilamı ile ".....2-Davacı-davalı kadın tarafından açılan ve boşanma dava dosyasıyla birleştirilen Antalya l. Aile Mahkemesi 2009/... Esas, 2010/... Karar sayılı dosyasında; davacı-davalı (kadın) Antalya Merkez, D. Mahallesi, ... ada ... parselde kayıtlı ... nolu bağımsız bölümü davalı-davacıyla yarı yarıya ortak aldıklarını, bu evin alımı sırasında davalı kocaya 26.000 USA karşılığı 32.429,00 TL. verdiğini, tapunun davalı-davacı koca adına tescil edildiğini, davalı-davacının bu taşınmazı 17.02.2009 tarihinde mal kaçırmak amacıyla 3. şahsa sattığını, satışın gerçek olmadığını belirterek tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davacı-davalının bu taşınmazla ilgili talebi mal rejiminden kaynaklanan değer artış .//payına yönelik bir dava olup (TMK. md.227) ancak mal rejiminden sona ermesi halinde inceleme konusu olacaktır (TMK. md.225). Mal rejimi sona ermedikçe talebin incelenmesi ve tasfiyeye gidilmesi mümkün değildir.Taraflar arasındaki boşanma davası sonucunda verilen boşanma hükmü henüz kesinleşmediğine göre mal rejimi sona ermemiştir. Öyleyse değer artış payına ilişkin bu talebin boşanma kararı kesinleşmeden incelenme olanağı yoktur. Mahkemece yapılacak iş boşanma davasının neticesinin beklenmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, talebin yanlış yorumlanarak yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 3- Davacı-davalı kadının boşanma davasıyla birlikte talep ettiği Antalya Merkez, D. Mahallesi, ... ada ... parselde kayıtlı 3 nolu bağımsız bölüm ile ilgili talebi yukarıda 2. bentte belirtilen taleple aynı doğrultudadır. Davacı-davalı kadının talebi Türk Medeni Kanunu'nun 227. maddesinden kaynaklanan değer artış payına yöneliktir.Mal rejimi sona ermedikçe talebin incelenmesi ve tasfiyeye gidilmesi mümkün değildir. (TMK.md.225) Taraflar arasında mevcut boşanma davası sonucunda verilen boşanma hükmü henüz kesinleşmediğine göre mal rejimi sona ermemiştir. Öyleyse değer artış payına ilişkin bu talebin boşanma kararı kesinleşmeden incelenme olanağı yoktur. Bu durumda boşanma davası neticesinin beklenmesi ve hasıl olacak sonuca göre hüküm tesis edilmesi gerekirken talebin kabulüne karar verilmesi yanlış olmuştur. 4- Davalı-davacı T.. Ç.., birleşen Antalya 5. Aile Mahkemesi'nin 2009/... Esas - ...Karar sayılı dosyasında; ... plaka nolu aracın evlilik birliği içerisinde edinildiğini belirterek, davalı kadın adına kayıtlı bu aracın 1/2 hissesini kendi adına tesciline, mümkün olmadığı takdirde bu hisseye isabet eden 8.000 TL'nin faiziyle birlikte davacı-davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Bu telep davacı-davalı O. adına trafikte kayıtlı araçtan dolayı katılma alacağı (TMK. md. 236) davasıdır. Bu dava mal rejiminin sona ermesi halinde görülür (TMK. md.225). Mal rejimi sona ermeden bu talebin incelenmesi ve tasfiyeye gidilmesi mümkün değildir. Tarafların arasındaki boşanma davası sonucunda verilen boşanma hükmü kesinleşmediğine göre mal rejimi sona ermemiştir. Öyleyse katılma alacağına (TMK. md.236) ilişkin talebin boşanma kararı kesinleşmeden inceleme olanağı yoktur. Bu durumda taraflar arasındaki boşanma davasının neticesinin beklenmesi ve hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, bu yön nazara alınmadan talebin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. ..." gereğine işaret edilerek bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; "...davacı O.'nın edinilmiş mallara katılma rejimi gereğince açtığı davanın kısmen kabulü ile 30.290,50-TL alacağın hüküm tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı T.'ten alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacı O.'nın davalı T. ve A. hakkında açtığı tasarrufun iptali davasının kabulü ile 3 nolu bağımsız bölüme ilişkin davalı A.'a satışına ilişkin tasarrufun iptaline, bu taşınmaz üzerinde 30.290,50-TL ve ferilerine yönelik davacıya cebri icra hakkı tanınmasına, davalı T.'in edinilmiş mallara katılma rejimi gereğince alacak talebinin kabulü ile 8.000,00-TL alacağın hüküm tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davacı O.'dan alınarak davalıya verilmesine..." karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı-karşı davacı T. ile birleşen davalı A. vekili tarafından temyiz edilmiştir.1- Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davalı-karşı davacı T. ile birleşen davalı A. vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamları dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Davacının katılma alacağına ilişkin talebinin kısmen kabulü ile 30.000-TL katılma alacağının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair 17.12.2010 tarihli önceki hüküm davacı O. Ç. vekili tarafından temyiz edilmediğinden usuli kazanılmış hak doğar. Temyize konu sonraki kararda bu rakam aşılarak 30.290,50-TL'ye hükmedilmesi doğru olmamıştır. Bu durum, usuli kazanılmış hak ilkesine aykırıdır. Usuli kazanılmış hak ihlal edilemez. 3- Mahkemece Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin 25.01.2012 tarih, 2011/...Esas-2012/... Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına rağmen birleşen Antalya l. Aile Mahkemesi 2009/...Esas, 2010/... Karar sayılı dosyası ile ilgili olarak mahkemece davalı T..'in davalı A.'a satışına ilişkin tasarrufun iptali ile davacıya cebri icra hakkı tanınmasına dair hüküm kurulmuştur. Bozma ilamında belirtildiği üzere davacı-karşı davalının bu taşınmazla ilgili talebi mal rejiminden kaynaklanan değer artış payına yönelik bir dava olup TMK'nun 227. maddesi kapsamında kalmaktadır. O halde mahkemece bu dava yönünden bu çerçevede ve ilk davada verilen karar da gözetilerek delillerin değerlendirilmesi neticesinde hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) ve (3.) nolu bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 1.170,50 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı-karşı davacı T.. Ç..'e iadesine, 23.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.