Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22486 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2990 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 11. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 21/10/2011NUMARASI : 2011/425-2011/875Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A RBorçlu hakkında başlatılan menkul rehninin paraya çevrilmesi yolu ile takipte ödeme emri 14.04.2011 tarihinde borçluya tebliğ edilmiştir. Takip konusu menkule ilişkin kıymet takdiri 11.04.2011 tarihinde yapılmış ve 04.05.2011 tarihinde satış kararı verilmiştir.Borçlu, İcra Müdürlüğü'ne başvurarak borcu 4 eşit taksitte ödemek istediğini beyan etmiş, İcra Müdürlüğü'nce takip şeklinin rehinli olduğu gerekçesi ile talep reddedilmiştir. Borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda, takip kesinleşmeden yapılan kıymet taktirinin iptalini ve taksitlendirme talebinin reddine dair memur işleminin iptalini istemiştir.Mahkemece İİK'nun 150/d maddesinin kıyas yolu ile uygulanabileceği gerekçesi ile takip kesinleşmeden kıymet taktiri yapılabileceğinin kabulü ile bu yöndeki şikayetin reddine, İİK'nun 111. maddesi uyarınca taksitlendirme talebinin kabulü gerektiğinden bahisle taksitlendirme isteminin reddine dair memur işleminin iptaline karar verilmiş, karar alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.İİK'nun 111. maddesinde "Borçlu alacaklının satış talebinden evvel borcunu muntazam taksitlerle ödemeyi taahhüt eder ve 1. taksiti de derhal verirse icra muameleri durur. Şu kadar ki borçlunun kafi miktardaki malının haczedilmiş bulunması ve her taksidin borcun dörtte biri miktarından aşağı olmaması ve nihayet aydan aya verilmesi ve müddetin üç aydan fazla olmaması şarttır.Borçlu ile alacaklının borcun taksitlendirilmesi için İcra Dairesi'nde yapacakları sözleşme veya sözleşmelerin devamı süresince 106 ve 150/c maddelerindeki süreler işlemez. Ancak bu sözleşme veya sözleşmelerin toplam süresinin on yılı aşması halinde, aştığı tarihten itibaren süreler kaldığı yerden işlemeye başlar.Taksitlerden biri zamanında verilmezse icra muameleleri ve süreler kaldığı yerden devam eder" hükmü bulunmaktadır.Menkul rehninin ve ipoteğin paraya çevrilmesine ilişkin takiplerdeki müşterek hükümler içinde yer alan İİK'nun 150/g maddesinde, 111. maddeye atıf yapılmamıştır. Bu durumda taksitlendirme isteminin İcra Müdürlüğü'nce reddi yerinde olup İcra Mahkemesi'nce buna yönelik şikayetin reddi yerine kabulü isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyi itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 18.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.