MAHKEMESİ : İstanbul 15. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 31/12/2013NUMARASI : 2013/487-2013/1213Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte, borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda faize itirazını ileri sürerek fazla hesaplanan faiz miktarı yönünden icra emrinin iptalini talep etmiştir. Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi raporuna göre fazla faiz istendiği gerekçesiyle davanın kabulüne, bilirkişi raporu doğrultusunda faiz olmak üzere takibin devamına karar verilmiş. Hüküm, şikayetçi borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. HMK'nun 297/2. maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Bu biçim, yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır. Somut olayda, Mahkemece, bilirkişi incelemesi yaptırılmış, fakat açık ve net bir şekilde icra emrinin ne miktar için iptal edildiği yazılmamıştır. Mahkeme kararı, yukarıda açıklanan madde hükmüne aykırı, infazda tereddüt yaratacak nitelikte olup, infazı kabil bir karar değildir. O halde, Mahkemece, HMK'nun 297/2. maddesi gözeltilmek suretiyle infazı mümkün ve anlaşılabilir nitelikte karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK. m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 16.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.