MAHKEMESİ : Bakırköy 4. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 14/11/2013NUMARASI : 2012/1133-2013/1436Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Alacaklı vekili tarafından borçlu aleyhine ilama dayalı takip başlatıldığı, şikayetçi borçlunun faizin fazla talep edildiği şikayetinde bulunduğu, Mahkemece şikayetin duruşmalı olarak yapılmasına karar verildiği, 19.09.2013 tarihli celsede, şikayetçi borçlunun mazeretsiz olarak hazır bulunmaması ve davalı alacaklı vekilinin de davayı takip etmeyeceğini bildirmesi üzerine, dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, dosyanın yenilenmesinden sonra ise dosyanın taraflarca takip edilmemesi üzerine HMK'nun 150/6. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun şikayet üzerine yapılacak yargılama usulünü belirleyen 18/son maddesinde, icra mahkemesinin aksine hüküm bulunmayan hallerde, duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir edeceği, duruşma yapılmasını uygun gördüğü takdirde ilgilileri en yakın zamanda duruşmaya çağıracağı ve gelmeseler bile gereken kararı vereceği düzenlenmiştir.Somut olayda borçlu vekilinin İcra Mahkemesi'ne başvuru dilekçesindeki iddiaları şikayet niteliğindedir.Bu durumda, Mahkemece, taraflar gelmese bile işin esası incelenerek gereken kararın verilmesi yerine yukarıda açıklanan yasal düzenlemeye rağmen HMK'nun 150. maddesi uygulanarak "dosyanın işlemden kaldırılması" ve ikinci aşama olarak da "davanın açılmamış sayılması" yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 14.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.