MAHKEMESİ : İstanbul 13. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 03/09/2013NUMARASI : 2012/869-2013/568Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Takip dayanağı Büyükçekmece Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 02.12.2003 tarih ve 2002/2737 esas 2003/1870 karar sayılı ilamıyla; E.. G.. adına kayıtlı bulunan Büyükçekmece A.. 200 ada .. parsel sayılı taşınmaza R.. Ü..' in müdahalesinin menine, taşınmaz üzerinde bulunan binanın kal'ine, taşınmazın E.. G..'e teslimine karar verilmiştir. İlamın kesinleşmesinden sonra 19.04.2012 tarihinde, E.. G.. tarafından R.. Ü.. aleyhine taşınmazda bulunan binanın kal 'i ve taşınmazın kendisine teslimi istemiyle takip başlatılmıştır. İlam ve takip konusu edilen taşınmazın, E.. G.. tarafından 05.01.2012 tarihinde, M.. B..'a tapuda satılıp devredildiği, dosyada bulunan E.. Tapu Sicil Müdürlüğü'nce düzenlenen Tapu Senedi örneğinden anlaşılmaktadır. Kural olarak takip dayanağı ilamda lehine hüküm kurulan şahıs tarafından icra takibi yapılabilir, ancak bu şahıs ilam konusu taşınmazı bir başkasına devrederse yeni malik bu ilama dayalı olarak icra takibi yapabilir. Bu husustaki, yani aktif husumet ehliyetine yönelik şikayet kamu düzenine ilişkin olup süresiz olarak ileri sürülebilir . Somut olayda takip konusu ilamda, borçlu tarafından yapılan müdahalenin meni ile alacaklı (Ekrem'e) teslimine karar verilen taşınmazın, takip tarihi 19.04.2012 den önce üçüncü kişiye 05.01.2012'de satılarak devredildiği, bu nedenle alacaklının taşınmaz üzerinde tasarruf hakkının kalmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, Mahkemece, ilam konusu taşınmazın takipten önce üçüncü kişiye devredildiği, alacaklının aktif husumet ehliyeti olmadığı, borçlunun da 06.06.2013 tarihli dilekçesiyle bu hususu ileri sürdüğü nazara alınarak takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde şikayetin reddi yönünden hüküm tesisi isabetsidir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme hükmünün yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK' nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK' nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 14.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.