Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20688 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23141 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul 9. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 19/09/2013NUMARASI : 2013/333-2013/829Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına HMK'nun 438. ve İİK'nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi; 1-Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgeler ile kararın gerekçesine göre şikayetçi borçlular vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, 2 - Alacaklı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı tarafından borçlular aleyhine noterde düzenlenmiş'' Düzenleme Şeklinde Kayıtsız Şartsız Para (kredi) Borcu İkrarına Havi Senet ve Kredi Alacağının Tasfiyesi Sözleşmesine'' dayanılarak ilamlı takip başlatılmış olup; borçlular vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda diğer şikayet ve itirazların yanı sıra %94 oranında faiz uygulanmasının Borçlar Kanunu'nun 88/2.maddesine aykırı olduğunu, ödeme planı çerçevesinde anaparadan mahsup edilmeyip faizli ve vadeli toplamdan mahsubun doğru olmadığını açıklayarak takibin iptalini talep etmiştir. Mahkemece gayri nakti çek kredisinden doğan riskin depo edilmesine ilişkin talebe yönelik itiraz ile genel işlem şartının yerine getirilmediğine yönelik şikayetlerin reddine, borca ve faize yönelik itiraz bakımından itirazın kısmen kabulü ile 151.906,40 TL ile sınırlı olarak icranın geri bırakılmasına fazlaya ilişkin isteğin reddine karar verilmiştir. Hüküm taraf vekillleri tarafından temyiz edilmiştir. Takip dayanağı 27.02.2012 tarih ve 05505 yevmiye nolu Düzenleme Şeklinde Kayıtsız Şartsız Para (kredi) Borcu İkrarına Havi Senet ve Kredi Alacağının Tasfiyesi sözleşmesinin ''kredi borç ve tespiti ikrarı başlıklı 2. maddesinde ''02.01.2012 tarih ve 222 yevmiye nolu ihtarına konu döviz kredisinden dolayı 1503.221,2 TL, esnek ticari kredi hesabından dolayı 1050,97 TL, borçlu cari hesabından dolayı 5.250,25 TL olmak üzere 30.12.2011 tarihi itibariyle toplam 1.509.522,42 TL nakit kredi borçları bulunduğunu kayıtsız ve şartsız kabul beyan “ikrar ederler” hükmünün düzenlendiği, 3. maddesinde; borcun 1.798,000,00 TL üzerinden ödeme planına bağlandığı, 7.maddesinde ise anılan bu tasfiye sözleşmesinin herhangi bir maddesinin borçlular tarafından ihlal edilmesi halinde iş bu sözleşmede kabul ve ikrar edilen kredi borçlarının tamamının muaccel hale geleceği ve bankanın herhangi bir ihbar ya da ihtara hacet kalmaksızın 2.maddede kabul ve ikrar edilen kredi borcunun tamamını 30.12.2011 tarihinden itibaren borçlulardan % 94.50 temerrüt faizi ve tüm fer'ileriyle birlikte takip ve tahsile hak kazanacağı düzenlenmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın kaynağı ticari nitelikteki banka genel kredi sözleşmesidir. 6098 sayılı TBK'nın 120. maddesinde temerrüt faizi düzenlenmiş ve temerrüt faizinin belirlenmesinde sınırlama getirilmiştir. 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 7. maddesinde ise TBK'nın 120. madde hükmünün görülmekte olan davalarda uygulanacağı hükme bağlanmıştır. 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK'nın 8/1. maddesinde ticari işlerde faiz oranının serbestçe belirleneceği hükme bağlanmış, aynı maddenin 3. fıkrasında ise tüketicinin korunmasına ilişkin hükümler saklı tutulmuş, başkaca bir istisna getirilmemiştir. Aynı Kanun'un 9. maddesinde, ticari işlerde; kanuni, anapara ile temerrüt faizi hakkında ilgili mevzuat hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Anılan Yasa hükmünde sözü edilen ilgili mevzuat olarak 3095 sayılı Yasa hükümlerinin amaçlandığı, 6102 sayılı TTK'nın 8. ve 9. maddelerinin ticari işler bakımından özel hüküm niteliğinde olduğundan ticari işlerde bu hükümlerin uygulanması gerektiği, 6098 sayılı TBK'nın 88. ve 120. maddeleri hükümlerinin ticari işlerde uygulanamayacağının kabulü gerekir. Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ticari iş olması gözetilerek sözleşmede kararlaştırılan faiz oranlarına göre hesaplama yapılması gerekirken aksine düşüncelerle, 10.07.2013 havale tarihli bilirkişi raporunda, 6098 sayılı TBK'nın 88. ve 120. madde hükümlerinin uygulandığı 4 nolu tablo seçilerek sonuca gidilmesi doğru olmamıştır.. Mahkemece yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalara uygun olan bilirkişi raporundaki 2 numaralı hesap tablosu esas alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK’nun 366. ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 11.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.