Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2043 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15230 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul 16. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 30/04/2013NUMARASI : 2013/41-2013/559Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:K A R A RBorçlu hakkında, İstanbul Anadolu 6.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 28.10.2010 tarih 2009/323 Esas, 2010/303 Karar, sayılı ilam konusu asıl alacak ve ferilerinin tahsili için İstanbul 2. İcra Müdürlüğü'nün 2011/4730 ve 4732 Esas sayılı dosyaları ile alacaklı (davacı-karşı davalı) N.. N.. K.. tarafından ilamlı takip başlatılmıştır. Bu ilam 11.01.2011 tarihinde Yargıtay 13. Hukuk Dairesi'nce asıl davanın tamamının kabul edilmesi gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece bozmaya uyularak, 12.09.2012 tarihinde 2012/179 Esas- 258 sayılı karar verilmiştir. Söz konusu karar ile artan asıl alacak ve vekalet ücreti ile yargılama gideri farkı olan alacak kalemleri yönünden alacaklı tarafından şikayete konu İstanbul 36. İcra Müdürlüğü'nün 2012/27344 Esas sayılı dosyası ile takip başlatılmıştır.Borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda, takibe dayanak ilamın bozulmasından önceki ilama konu alacakların İstanbul 2. İcra Müdürlüğü'nün 2011/4730 ve 4732 Esas sayılı dosyaları ile tahsil edilmesine rağmen başlatılan yeni takipte bu tahsilatların mahsubunun yapılmadığı, asıl alacak, vekalet ücreti, yargılama gideri ve harç kalemlerinin ilama uygun olarak tek tek yazılmadığından ilama uygun takip yapılıp yapılmadığının anlaşılamadığı iddiası ile icra emrinin ve takibin iptali talebinde bulunmuştur.Mahkemece, yaptırılan bilirkişi incelemesi doğrultusunda asıl alacak ve vekalet ücreti yönünden şikayetin reddine, 519,83 TL işlemiş faizin iptaline karar verilmiş, hüküm, borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir.Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Bir mahkeme kararının temyiz incelemesi sonucu Yargıtay tarafından bozulması ile o kararın bozulan bölümleri ortadan kalkar. Somut olayda; bozulan ilamın infaz edildiği anlaşılmakta ise de; bozma ilamına uyularak yeniden verilen takibe dayanak ilam ile asıl alacak, vekalet ücreti ve yargılama giderleri artmıştır. Bu durumda, borçlu tarafından İstanbul 2. İcra Müdürlüğü'nün 2011/4730 ve 4732 Esas sayılı dosyalarında yapılan ödeme tarihi itibariyle alacağın ulaştığı miktar belirlenip, anılan takip dosyalarında ödenen meblağların TBK.100, (BK'nun 84.) maddesine göre mahsubu yapıldıktan sonra, kalan bakiye asıl alacağın İstanbul 36. İcra Müdürlüğü'nün 2012/27344 Esas sayılı dosyasının takip tarihine kadar yasal faizi hesaplanmak suretiyle takip tarihi itibariyle toplam alacak miktarının belirlenmesi gerekirken, bu esaslara uygun olmayan bilirkişi incelemesi ile sonuca gidilmesi isabetsizdir.Borçlu vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 11.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.