MAHKEMESİ : Ankara 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/05/2015NUMARASI : 2015/456-2015/474Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Borçlular aleyhine Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2011/527 Esas-2013/376 Karar sayılı ilamına dayanılarak başlatılan ilamlı takipte; Borçlu Vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; ilamda müşterek ve müteselsil sorumluluğa hükmedilmediği halde alacakların tamamının üç Borçludan müşterek ve müteselsil şekilde talep edildiğini açıklayarak icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece takibin ilama aykırı olmadığı belirtilerek şikayetin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm Borçlu Vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kural olarak; ilamların infaz edilecek kısmı, hüküm bölümü olup, hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. Gerek icra dairesi ve gerekse sınırlı yetkili İcra mahkemesi ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip değildir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 Esas-1997/776 Karar; 22.03.2006 gün ve 2006/12-92 Esas-2006/85 Karar; 25.06.2008 gün ve 2008/12-451 Esas- 2008/453 Karar sayılı ilamları) Somut olayda; takip dayanağı Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 12.06.2013 gün ve 2011/527 Esas-2013/376 Karar sayılı ilamının vekalet ücreti ve yargılama giderine ilişkin alacak kalemlerinde “..... davacıdan alınarak davalıya verilmesine”, yine diğer dayanak Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 24.09.2014 gün ve 2013/17139 Esas, 2014/14002 sayılı ilamında ise vekalet ücreti alacak kalemine yönelik “......davacılardan alınarak davalı ve fer'i müdahile ödenmesine” şeklinde hükümlerin kurulduğu, müştereken ve müteselsil sorumluluğu gerektirir hüküm bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderinin Borçlulardan 1/3 oranında istenebileceğinin kabulü gerekir. Bu kabule uymayan takibin icra mahkemesince belirtilen yönde düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle şikayetin reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Borçlu Vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 27,70 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 15.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.