Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1783 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8457 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 11. Aile (Kartal 3. Aile) MahkemesiTARİHİ : 30/01/2013NUMARASI : 2011/551-2013/79T.. N.. ile N.. Y.. aralarındaki katılma alacağı davasının kısmen reddine ve kısmen kabulüne dair İstanbul Anadolu 11. Aile (Kartal 3. Aile) Mahkemesi'nden verilen 30.01.2013 gün ve 551/79 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A R Davacı vekili, tarafların evli iken 2008 yılında boşandıklarını, evlilik birliği içinde 16.01.2003 tarihinde edinilen 1186 ada parsel sayılı taşınmazın davalı adına tescil edildiğini açıklayarak, taşınmazın 1/2 payının davacıya ait olduğunun tespiti ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiş, 28.03.2010 tarihli dilekçesiyle, taşınmazın edinilmesindeki katkısı nedeniyle 1/2 payın davacı adına tesciline veya bu paya isabet eden paranın davalıdan tahsili şeklinde talebini açıklamıştır.Davalı, cevap dilekçesi ve yargılama oturumlarında evlilikleri boyunca çalıştığını, 1998 yılında çocuklarının küçük olması nedeniyle evinde tekstil firması için parça başı iş yaparak kazandığı para ve kardeşinin yardımı ile ev aldığını, 2002 yılında eşinin borçları nedeniyle bu evin satıldığını, 2002 yılında da annesinin vefatı ile miras kalan evin satılması sonrasında kendisine d??şen miras hissesi ile kardeşlerinin de hisselerini kendisine vermeleri ile dava konusu evi aldığını, davacının bu evin alımına hiçbir katkısı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 3250 TL katılma alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesi üzerine; Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar 06.05.1986 tarihinde evlenmişler, 27.11.2007 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin kararın 18.03.2008 tarihinde kesinleşmesi ile boşanmışlardır. Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı tarihte sona ermiştir. Eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden eşler arasında evlilik tarihinden 4721 sayılı yasanın yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar 721 sayılı TKM'nin 170. maddesi gereğince mal ayrılığı ve bu tarihten boşanma davasının açıldığı 27.11.2007 tarihine kadar 4722 sayılı Kanun'un 10. maddesi gereğince, TMK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Dosya kapsamı ve dava dilekçesindeki açıklamalar ve dava konusu taşınmazın 17.01.2003 tarihinde edinilmiş olmasına göre davacı vekilinin talebi taşınmaz üzerindeki katılma alacağı isteğine ilişkindir. Bu tür davalarda, eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak katılma alacağının hesaplanması gerekir.Mahkemece 3.250,00 TL katılma alacağının davacıdan tahsiline karar verilmişse de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Daire 25.01.2011 tarih ve 2010/3727 Esas, 2011/338 Karar sayılı bozma ilamında '' mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş malın tasfiye anındaki başka bir anlatımla karar tarihine yakın bir tarihte belirlenecek değeriyle hesaplama yapılarak açıklanan esaslar çerçevesinde özellikle davalı kadının kişisel malı olduğu savunması üzerinde durularak iddia ve savunma çerçevesinde taraf delilleri değerlendirilerek sonucuna göre bir karar vermek gerekir... '' işaret etmiş, yerel mahkemece bozma ilamına uyulmuştur. Yargıtay bozma ilamına uyulmakla 04.02.1959 gün ve 1957/13 Esas, 1959/5 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da (R.G. 28.04.1959 gün sayı: 10193) belirtildiği üzere, taraf yararına usuli kazanılmış hak doğar ve bozmada belirtilen esaslar çerçevesinde Mahkemece hüküm verme yükümlülüğü ortaya çıkar. Somut olayda, davalının kişisel mal miktarı denetime imkan vermeyecek şekilde afaki olarak belirlenmiştir.Bu halde Mahkemece bozma ilamı doğrultusunda; davalının iddiasına konu Kaynarca'da bulunan taşınmazın ada ve parsel numarası davalıdan temin edilerek, bu taşınmaza ait alım ve satım belgeleri Tapu Sicil Müdürlüğü'nden getirtilmeli, böyle bir taşınmazın varlığı halinde alım ve satım değeri tespit edilerek, dava konusu taşınmazın edinilmesinde kullanılan miktar ile davalıya annesinden geldiği iddia edilen miras payının değeri toplanarak elde edilen miktar davalının kişisel malı olarak kabul edilmeli, bu şekilde tespit edilen miktarın dava konusu taşınmazın alım tarihindeki değerine oranı tespit edilerek dava konusu taşınmazdaki kişisel ve edinilmiş mal oranı ayrı ayrı belirlenmeli ve edinilmiş mal oranı ile dava konusu taşınmazın karar tarihine en yakın tarihteki değeri çarpılarak bulunan miktarın yarısına davacının katılma alacağı olarak karar vermek gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması doğru değildir.Davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca Yerel Mahkeme hükmünün BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 06.02.2014 tarihinde oybiriliğiyle karar verildi. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar Sigortasız Çalıştırılan İşçinin İşçilik Alacakları İçin Hizmet Tespit Davası Açmaya Zorlanamayacağı Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi, gereği görüşüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait kuaför salonunda 01/06/2009- 07/03/2011 tarihleri arasında ça ZAMANAŞIMINI KESEN SEBEPLER • İCRA TAKİBİ (.Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.Yanlar arasındaki uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklandığından yüklenici tarafından açılacak alacak davası Borçlar Kanunu’nun 12 İşçi alacağı ilamda brüt olarak belirtilmiş ise, alacaklı vergi ve sigorta primlerini indirdikten sonra net miktar üzerinden takip yapabilir Borçlu itirazında; alacaklı vekili tarafından Karacabey Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/896 Esas, 2011/607 Karar sayılı ilamının dayanağının işçi alacağı olup hükmedilen kıdem tazminatı ve ihbar tazminatının net ya da brut olduğunun belirtilmediği, takibe konu ilama esas teşkil eden bilirkişi raporu Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?