MAHKEMESİ : Çaycuma 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 07/03/2013NUMARASI : 2012/684-2013/163N.. Ö.. ve müşterekleri ile Y.. A.. ve müşterekleri aralarındaki mirasın hükmen reddi davasının reddine dair Çaycuma 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 08.03.2013 gün ve 684/163 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARARDavacılar vekili, vekiledenlerinin mirasbırakanı olan H.. U..'nun 13/03/2011 tarihinde vefat ettiğini, miras bırakanın sağlığında birçok harcama yaparak, yüklü miktarda borç altına girdiğini, yasal mirasçıların yasal süresi içerisinde mirası red etmediklerini, ancak ölüm tarihinde miras bırakanın terekesi borca batık, ödemeden aczi açıkça belli durumda olduğunu, bu nedenlerle miras bırakanın ölüm tarihinde terekenin borca batık olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Dava dilekçesi içeriğine göre dava, ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczinin tespiti (TMK. 605/2) isteğine ilişkindir. Mirasçı alacaklılara karşı bir süreye bağlı kalmaksızın terekenin borca batık olduğunun tespitini isteyebilir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, asliye hukuk ve sulh hukuk mahkemesinin görevli olup olmadığını tayin ve tespitte "dava konusunun değeri ve miktarı" ölçüsünü kaldırmış, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarda, görevli mahkemenin, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğunu hükme bağlamıştır (HMK md. 2/1).Kanunda bu konuda aksine bir düzenleme bulunmadığına göre, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden sonra açılacak terekenin borca batık olduğunun tespitine ilişkin davalarda davanın değeri ne olursa olsun asliye hukuk mahkemesi görevlidir. Görev kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması zorunludur. Gerçekleşen bu durum karşısında Mahkemece esasa ilişkin taraf delilleri toplanıp olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Davacılar vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. Maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 24,30 TL peşin harcın istek halinde iadesine 01.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.