Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17306 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 24227 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul 9. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 22/11/2013NUMARASI : 2013/932-2013/1023Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A RİİK'nun 366/son maddesinde; ''.. bozma kararı üzerine icra ve iflas işlerinde 40. madde hükmü kıyasen uygulanır.'' düzenlemesine yer verilmiş, İİK'nun 40/2. maddesinde ise; icra edilen ilam hükmünün bozulması halinde ödeme yapan kişinin borçlu olmadığının (kesinleşen bir ilamla) belirlenmesinden sonra infazın eski hale iade edilebileceği açıklanmıştır. Somut olayda, taşınır rehininin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan ilamsız takipte, borçlunun takibe itiraz etmesi ve alacaklının itirazın kaldırılması amacı ile İcra Hukuk Mahkemesinde dava açması üzerine, Mahkemece takibe devam kararı verilmiş, bu karar ile takibe devam edilerek alacak tahsil edilmiştir. Anılan hükmün temyiz edilmesi sonucu bozulduğu ve Mahkemesince bozmaya uyularak itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verildiği, borçlunun bu kararın kesinleşmesini beklemeden, ödemenin iadesini talep ettiği, İcra Dairesince alacaklıya muhtıra tebliği üzerine de, alacaklı vekilinin muhtıranın iptali istemiyle Mahkemeye başvurduğu, Mahkemece itirazın kaldırılması isteminin reddine dair icra mahkemesi kararı kesinleşmeden icra edilebileceğinden bahisle istemin reddine karar verilmiştir. Yukarıda yazılı yasal düzenleme gereğince borçlunun ödediği kadar bir borcu bulunmadığı kesinleşen bir hükümle sabit olmadığından, bu aşamada eski hale iade istenemez. Mahkemece şikayetin kabulü ile muhtıranın iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle istemin reddi yönünde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK' nun 366 ve 6100 sayılı HMK' nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK' nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK. nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK' nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 29.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.