Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 16909 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5720 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARARBorçlu vekili; müvekkiline ait ... Bankası ... Şubesindeki hesap üzerine konulan hacizlerin, 6487 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu Geçici 6. maddesi ve 5393 sayılı Yasa'nın 15. maddesi gereğince kaldırılmasını talep etmiştir.Mahkemece, hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin ... sayılı ilamıyla, 11/09/2014 tarihinde yürürlüğü giren 6552 sayılı Yasa 121. maddesi ile 5593 sayılı Yasa'nın 15/son maddesine eklenen hüküm gereğince, İcra Müdürlüğü'nce işlem yapılması yönünde talimat verilmesi ile yetinilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulmasına karar verildiği, Mahkemece bozma ilamına uyularak İcra Müdürlüğü'ne 6552 sayılı Yasa'nın 121. maddesi ile 5393 sayılı Yasa'nın 15/son maddesine eklenen hüküm gereğince işlem yapılması yönünde talimat verilmesine, karar verildiği, hükmün borçlu ve alacaklı vekilleri tarafından temyiz edildiği analaşılmaktadır.11.09.2014 tarihli 29116 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanun'un 121. maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanunu 15. maddenin son fıkrasına "İcra dairesince haciz kararı alınmadan önce belediyeden borca yeter miktarda haczedilebilecek mal gösterilmesi istenir ve haciz işlemi sadece gösterilen bu mal üzerine uygulanır. On gün içinde yeterli mal beyan edilmemesi durumunda yapılacak haciz işlemi alacak miktarını aşacak veya kamu hizmetini aksatacak şekilde yapılamaz" hükmü eklenmiş ise de Anayasa Mahkemesi’nin 17/6/2015 tarihli ve E.: 2014/194, K.: 2015/55 sayılı Kararı ile birinci cümledeki “ve haciz işlemi sadece gösterilen bu mal üzerine uygulanır.” ve son cümlesindeki “veya kamu hizmetini aksatacak” ifadeleri iptal edilmiştir.Yine aynı Yasa'nın 123. maddesi ile 5393 sayılı Kanun'a eklenen Geçici 8. maddede “15'inci maddenin son fıkrası hükümleri, devam eden her türlü icra takipleri hakkında da uygulanır. Bu maddenin yürürlük tarihinden önce yapılmış icra takipleri gereğince konulan tüm hacizler, söz konusu fıkra hükümleri dikkate alınarak kaldırılır.” hükmü ise Anayasa Mahkemesi’nin 17/6/2015 tarihli ve E.: 2014/194, K.: 2015/55 sayılı Kararı ile iptal edilerek yürürlükten kaldırılmıştır. -//-Bu durumda Geçici 8. maddenin iptal edilmesi ile 6552 sayılı Yasa hükümlerinin sadece Yasa'nın yürürlüğe girdiği 11.09.2014 tarihinden sonra başlatılan icra takiplerinde uygulanabileceğinin kabulü gerekir.O halde icra takibinin 6552 sayılı Yasa'nın yürürlük tarihi olan 11.09.2014 tarihinden sonra başlatılmış olması halinde; 5393 sayılı Kanunun 15/son fıkrasına eklenen ve iptal edilmeyen “İcra dairesince haciz kararı alınmadan önce belediyeden borca yeter miktarda haczedilebilecek mal gösterilmesi istenir” hükmü gereğince öncelikle İcra Dairesi'nce bu işlemin yerine getirilmesi, 10 gün içinde mal beyanında bulunulmaması halinde ise diğer mallar üzerinde haciz uygulanması talebinin, yerine getirileceğinin, icra takibinin 6552 sayılı Yasa'nın yürürlük tarihi olan 11.09.2014 tarihinden önce olması halinde ise; 6552 sayılı Yasa ile 15/son maddesine eklenen yukarıdaki fıkra hükmünün uygulanamayacağının kabulü gerekir.Somut olayda; Dairemizce verilen bozma kararından sonra 6552 sayılı Yasa'nın yukarıda açıklandığı şekilde bir kısım hükümleri iptal edildiğinden, bozma kararı ve bozmaya uyularak verilen hükmün dayanağı kalmamıştır. Ayrıca takip tarihi 22.03.2011 olup 6552 sayılı Yasa'nın yürürlük tarihinden önce olduğundan 6552 sayılı Yasa ile 5393 sayılı Yasa'nın 15/son maddesine eklenen ek fıkra hükümlerinin uygulanamayacağının kabulü gerekir. Bu durumda şikayet sebepleri arasında 6487 sayılı yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesi ve 5393 sayılı Yasa'nın 15. maddesi de bulunduğu göz önünde bulundurularak; haczedilmezlik şikayetinin esası incelenerek sonuca gidilmesi için mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozma neden ve şekline göre alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 29,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 13.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.