MAHKEMESİ : Çorum İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 17/09/2013NUMARASI : 2013/599-2013/653Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARARSair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı vekili tarafından borçlu aleyhine, bono iptali ve menfi tespit ilamında lehine hükmedilen icra tazminatının tahsili amacı ile ilamlı takip başlatılmış, ilamda borçlunun vekili olduğu halde icra emri vekil yerine asile çıkartılmış ve 19.02.2002 tarihinde tebliğ edilmiştir. Borçlu adına vekili, süresinde mal beyanı dilekçesini sunmuş, bilahare işlemsiz kalan takip yenilenmiş ve yenileme emri borçlu vekiline 12.05.2009 tarihinde tebliğ edilmiştir. Borçlu vekili ise 02.08.2013 tarihinde İcra Mahkemesi'ne sunduğu dilekçesiyle: icra emrinin ilamdaki vekil yerine asile tebliğinin usulsüz olduğu ve ilama aykırı olarak icra tazminatının fazla talep edildiği gerekçeleriyle icra emrinin iptalini talep etmiştir. Mahkemece icra emrinin borçlulara tebliğinden sonra, vekil tarafından mal beyanı dilekçesi verilmiş olması yenileme emrininde vekile tebliğ edilmesi nedeniyle icra emrinin iptalinin gerekmediği, ilama aykırı fazla talep olduğu yönündeki şikayetin ise süresinde yapılmadığından istemlerin reddine karar verilmiştir. HGK’nun 21.06.2000 tarih ve 2000/12-1002 sayılı kararında da benimsendiği üzere ilama aykırılık nedenine dayalı başvuru süreye tabi değildir. Bu durumda, Mahkemece, borçlunun ilama aykırı olarak icra emriyle fazla alacak talep edildiği yönündeki itirazının esasının incelenmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 24.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.