MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı ve Katılma Alacağı... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı ve katılma alacağı davasının kısmen kabulüne kısmen reddine dair ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., dava dilekçesinde belirtilen taşınmazlar, araç ve ticari plaka nedeniyle değerlerinin tespiti ile aynen olmadığı takdirde yarı bedellerinin tahsili isteğinde bulunmuştur.Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, dava konusu araç yönünden 3.500-TL katılma alacağının davalıdan tahsiline, dava konusu ... parsel sayılı taşınmazlar yönünden katılma alacağı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, esas ve faiz yönünden davacı vekili tarafından, vekalet ücreti yönünden de davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı vekili ile davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2- a) Davacı vekilinin ... parsele ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir(6100 s.lı HMK 33 m). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, bu taşınmaz yönünden katkı payı alacak isteğine ilişkindir.Mal ayrılığı rejiminde; eşler kendi malları üzerinde tasarruf yetkisine ve intifa hakkına sahiptir ve mallarının idaresi kendisine aittir (TKM 186/1 m). Her birinin malları, geliri ve kendi kazançları yine kendilerine ait kişisel mallarıdır(TKM 189 m). Kadın veya kocanın, mal rejiminin devamı sırasında diğerinin edindiği malvarlığına katkısı nedeniyle katkı payı alacağı isteğinde bulunabilmesi için mutlaka para ya da para ile ölçülebilen maddi veya hizmet değeriyle katkıda bulunması gerekir. Mahkemece davacının taşınmazın edinilmesinde katkısı bulunmadığı gerekçesiyle bu taşınmaz açısından davanın reddine karar verilmişse de bu karara katılma olanağı bulunmamaktadır. Şöyle ki; davacı tanıkları ... ile ...'un beyanlarına göre söz konusu taşınmazın 09.06.1993 tarihindeki alımından önce davacının ortakçılık yoluyla kiralanan bahçede sürekli çalıştığı anlaşıldığına göre buradan elde edilen gelirin ... parselin edinilmesinde kullanıldığının kabulü gerekir. Ne var ki; dosya kapsamında davacının taşınmazın edinilmesindeki katkı oranını tespite yeterli veri de olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş; TMK 4. ve TBK 50. maddeleri uyarınca, hukuk ve hakkaniyete uygun bir katkı oranı takdir edilmesi, talep miktarı da gözetilerek bu oranın taşınmazın dava tarihi itibariyle tespit edilen sürüm (rayiç) değeri ile çarpımı sonucu bulunacak miktara hükmetmekten ibarettir. Durum böyleyken, mahkemece yazılı gerekçeyle bu taşınmaz yönünden davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olmuş; hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.b) Davacı tarafça ibraz olunan ... havale tarihli dilekçede faiz isteğinde bulunulduğuna göre hüküm altına alınan katılma alacağına karar tarihi yani tasfiye tarihi olan ... tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken bu hususta olumlu olumsuz bir karar verilmemesi doğru değildir.3-) Davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince; dava kısmen kabul kısmen reddedildiğine göre, reddedilen miktar üzerinden davalı yararına nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır.SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda (2-a) ve (2-b) nolu bentte yazılı nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda (3) nolu bentte yazılı nedenlerle kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca davalı yararına BOZULMASINA, davacı vekili ile davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının yukarıda (1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 27,70 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 60,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 08.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.