Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 16297 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 24545 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil, Tazminat... ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil, tazminat davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... 29. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, haricen satın alma ve eklemeli zilyetlik hukuki nedenlerine dayanarak dava konusu ... parsel sayılı taşınmazda davalı ... adına kayıtlı payın 200 m2’lik kısmının iptali ile davacı adına tesciline, bu mümkün olmadığı takdirde davaya konu olan yerin değeri olan ve bakiye kısmın ıslah yoluyla harçlandırılması kaydıyla 400.000,00T L'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı ... vekili, cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında, taşınmaza ilişkin satım sözleşmesinin geçersiz olduğunu açıklayarak; tapu iptali ve tescil isteminin reddini, alındığı inkar edilmeyen 10.000 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesini savunmuştur.Mahkemece, davacının tapu iptali ve tescil talebinin reddine, bedele yönelik açılan alacak davasının kısmen kabulüyle 48.969,75 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı vekilinin, tapu iptali ve tescil istemine ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, TMK'nun 706. maddesi, 6098 sayılı TBK'nun 237. (BK'nun 213.) maddesi ve Tapu Kanunu'nun 26. maddesi gereğince resmi şekilde yapılmayan taşınmaz satımına ilişkin sözleşmelerin geçersiz olduğuna, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre; davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı vekili ve davalı vekilinin geçersiz satışa konu olan bedelin tahsiline ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; .//..Davacının davasına dayanak olarak sunduğu 23.07.2001 tarihli "Satış Vaadi Sözleşmesi" başlıklı senette, dava konusu ... parsel sayılı taşınmazın 200/7438 m2'lik kısmının 10.000,000 TL karşılığında satıldığı ve paranın tamamının alındığı belirtilmiş, davacı dava dilekçesinde davaya konu olan yerin değeri olan ve bakiye kısmın ıslah yoluyla harçlandırılması kaydıyla 400.000.00 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Bilindiği üzere, harici satışın hüküm ifade etmemesi durumunda taraflar verdiklerini geri alabilirler. ... sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararına göre “Haricen yapılan (tapu memuru huzurunda yapılmayan) taşınmaz mal satışından dönüldüğünde, satış bedelini geri vermeyen taraf, parası geri verilinceye kadar yararlandığı ürünleri ödemek ve ecrimisil vermekle yükümlü değildir.” Şu halde Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararına göre geçersiz sözleşmelerde, akdin geçersizliği sebebiyle her iki taraf verdiğini geri alabilir. Geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi, denkleştirici adalet düşüncesine dayanır. Denkleştirici adalet ilkesi ise, haklı bir sebep olmaksızın başkasının mal varlığından istifade ederek kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği bu kazanımı geri vermek zorunda olduğunu ve eski hale getirmede mal varlığında artış olan tarafın yükümlülüğünün bulunduğunu ifade eder. Ülkemizde yaşanan ve uzun yıllar boyu yüksek oranlarda seyreden enflasyon nedeni ile belli bir miktar paranın verildiği tarihteki alım gücü ile aynı miktar paranın aradan geçen zamana bağlı olarak iade günündeki alım gücünün farklı ve çok daha az olduğu bir gerçektir. Hukuken geçersiz sözleşmeler tasfiye edilirken, denkleştirici adalet kuralı gözardı edilmemelidir. Davacının harici satış nedeniyle davalı yana ödediği ve davalı tarafça da inkar edilmeyen harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre tazmini gerekir. Senette yer alan bedelin, uyarlama ve denkleştirici adalet kuralları ile ... sayılı YİBK kararlarının kapsamları ve TEFE-TÜFE endeksleri, altın-döviz kurlarındaki artışlar, memur ve işçi ücretlerindeki artışlar gözetilerek dava tarihine kadar ulaştığı değerin saptanması, bu konuda uzman bilirkişilerden bir hukukçu, bir serbest muhasebeci yada mali müşavir ve bir bankacıdan rapor alınması gereklidir.Somut olaya gelince, hükme esas alınan ... tarihli, E.Müfettiş-Mali Danışman ... tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda, bankaların 1 yıllık vadeli mevduata verdiği azami faiz oranları, yasal faiz oranları, altın fiyatları ve dolar, döviz satış kurlarının ortalamaları dikkate alınarak hesaplama yapıldığının belirtildiği, ne var ki yukarıda açıklandığı şekilde denkleştirici adalet ilkesi gereği güncellenmiş değerin yöntemine uygun olarak belirlenmediği anlaşılmıştır. Buna göre, dosyanın bir hukukçu, bir mali müşavir veya muhasebeci ve bir bankacıdan oluşturulacak üçlü bilirkişi kuruluna tevdi edilmesi, denkleştirici adalet kuralları da göz önünde bulundurularak harici satış senedindeki bedelin uyarlanma suretiyle dava tarihinde vardığı değerin belirlenmesinin istenmesi, bu konuda gerekçeli, karşılaştırmalı, tarafların ve Yargıtay’ın denetimine elverişli rapor alınması, ödenen bedelin dava tarihindeki uyarlanmış güncel değerinin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekir. Anılan yön gözetilmeksizin verilen karar usul ve yasaya aykırı olduğundan bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda 2. bentte açıklanan nedenlerle, davacı ve davalı vekillerinin geçersiz satışa konu olan bedelin tahsiline ilişkin hükme yönelik temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün bedel istemine ilişkin -//-bölümünün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacı vekilinin tapu iptali ve tescil istemine ilişkin hükme yönelik diğer temyiz itirazlarının 1. bentte yazılı sebeplerle yerinde görülmediğinden reddine, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 25,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine ve 837,00 TL peşin harcın da istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 30.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.