MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : ŞikayetYukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Borçlu vekili takip dayanağı ilamın henüz kesinleşmediğini, takipte iştirak nafakası talep edildiğini, boşanma ilamı henüz kesinleşmeden iştirak nafakası talep edilemeyeceğini ileri sürerek icra emrinin iptalini talep etmiştir. Mahkemece icra emrinin ....08.2014 tarihinde tebliğ edildiği, bu tarihten itibaren yasal yedi günlük sürede şikayet başvurusunda bulunulmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş, hüküm borçlu vekilince temyiz edilmiştir. Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;6100 sayılı HMK'nun Geçici .... maddesi yollamasıyla uygulanması gereken HUMK'nun 443/... maddesine göre, taşınmazın aynına, aile ve şahsın hukukuna ilişkin ilamlar kesinleşmeden icra edilemez. Boşanma ilamı, aile hukukuna ilişkin olup, kesinleşmeden icra edilemez. Bu konuya ilişkin şikayetler kamu düzenine ilişkin olması nedeni ile süresiz olarak İcra Mahkemesi önüne getirilebilir. (HGK'nun ....06.2000 tarih 2000/...-1002 s.)Somut olayda, şikayetin konusu boşanma ilamı ile hükmedilen iştirak nafakasının ilam kesinleşmeden talep edilemeyeceğine ilişkindir. İştirak nafakası, boşanma hükmünün, fer'isi mahiyetinde olduğundan, talep edilebilmesi için hükmün kesinleşmesi gerekir. İcra takibinin dayanağı ... .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2010/91 Esas 2010/98 Karar sayılı ilamında müşterek çocuklar için iştirak nafakasına hükmedildiği ve ilamın kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Her ne kadar tedbir nafakasının tahsili için ilamın kesinleşmesi gerekmez ise de dayanak ilamda iştirak nafakasına hükmedilmiş olup iştirak nafakası ilamın kesinleşmesi ile muaccel hale geleceğinden ilam kesinleşmeden takibe konu edilemez. Mahkemece bu husus gözardı edilerek şikayetin süreden reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici .... maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/.... maddesi gereğince ... Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı ... gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve ...,... TL peşin harcın temyiz edene iadesine, ........2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.