Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15847 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 14300 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil... ve müşterekleri ile ... ve ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne dair ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili ve davalılardan ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARARDava konusu ... parsel 28.02.1955 tarihinde kadastro yoluyla ... adına tescil edildikten sonra 17.12.2003 tarihinde tashih yoluyla ... adına tescil edilmiş, 04.06.2004 tarihinde verasette iştirak şeklinde tapu malikinin mirasçıları sıfatıyla ... ve davalı gerçek kişiler adına tescil edilmiş, tapu halen adı geçenler adına kayıtlıdır.Dava, TMK'nun 713/2 maddesindeki ölüm ve zilyetlik nedeniyle tapu kaydının iptali ile tescil, olmadığı takdirde muhdesatın beyanlar hanesine şerhi ve muhdesat bedelinin davalılardan tahsil istemine ilişkindir.Kural olarak tapulu bir taşınmazın zilyetlik yoluyla kazanılması mümkün değilse de kanunun istisnai olarak belirttiği hallerden biri de 4721 sayılı TMK'nun 713/2.maddesindeki düzenlemedir. Buna göre tapu malikinin ölüm tarihinden itibaren aynı maddenin 1. fıkrasındaki koşullarda zilyet olunması durumunda tapu kaydı iptal edilerek zilyet adına tescil edilir. Dosya arasında bulunan tapu maliki ...'un, davalıları mirasçı bırakarak 1337 tarihinde öldüğü, taşınmazın başında yapılan 11.03.2013 tarihli keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve davacı tanıkları beyanlarında davacıların ve miras bırakanları ...'nun 50-60 yıldan beri malik sıfatıyla zilyet olduğunu, üzerindeki bademleri davacının diktiğini açıklamışlardır. Tüm bu açıklamalara göre, dava konusu taşınmazın intikal tarihi olan 04.06.2004 tarihinden geriye doğru davacılar lehine zilyetlikle kazanma koşulları oluşmuştur. Her ne kadar mahkemece davacıların zilyetliklerinin iyi niyetli olmadığı gerekçe yapılmış ve ayrıca davacının satın almasını kanıtlamayadığı belirtilmişse de, bu tür davalarda davacının malik sıfatıyla davasız aralıksız en az 20 yıl süreyle zilyet olması kazanmak için yeterli olup, zilyetliğin başlangıcının kanıtlanmasına veya zilyetliğin iyi niyetli şekilde sürdürülmesine gerek bulunmamaktadır. Yargıtay'ın ve Dairemiz'in kökleşmiş uygulamaları bu yöndedir. -//-SONUÇ: Bu açıklamalara göre mahkemece, mirasçı olması nedeniyle ...ye geçen pay hariç diğer davalı gerçek kişiler adına kayıtlı tapu payının iptali ile davacılar adına miras payları oranında tesciline karar verilmesi gerekirken, dosya içerğine, delil durumuna ve Kanun'a aykırı yazılı gerekçelerle iptal tescil isteğinin reddine karar verilmesi isabetli olmadığından BOZULMASINA, bozma nedenine göre ...'nin temyiz incelemesine şimdilik yer olmadığına, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 25,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 31.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.