Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15776 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23269 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Denizli 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 24/10/2013NUMARASI : 2010/110-2013/696Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı vekili tarafından genel kredi sözleşmesi, ipotek akit tablosu, ihtarname vs. belgelere dayanarak borçlular aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takibe başlandığı, ipotek veren şikayetçi borçlu tarafından icra mahkemesine itiraz ve şikayette bulunulduğu, mahkemece, yasal yedi günlük şikayet süresinden sonra açıldığından bahisle davanın süreden reddine karar verildiği anlaşılmıştır.Şikayetçi borçlunun dava dilekçesindeki itiraz ve şikayetleri arasında, %74 faiz talebinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu, yasal faizi aşan oranda talebin yersiz olduğu belirtilerek faize itirazın da bulunduğu görülmektedir. İlamlı icra takibinde, ilama uygun faiz istenmediği, net tutarlar yönünden hesap yapılması gerektiğine yönelik bu başvuru ilama aykırılık niteliğinde olup İİK'nun 16/2. maddesine göre süresiz şikayete tabidir (HGK.nun 21.06.2000 tarih, 2000/12- 1002 sayılı kararı). İcra mahkemesince faize itiraz süresiz olarak incelenip karara bağlanmalıdır.Bu durumda mahkemece, ihtarname ve varsa eki hesap özetinin tebliğ edilip edilmediği ve bunların kesinleşip kesinleşmediği hususları da göz önünde tutularak faize itiraz yönündeki istemin esasının incelenmesi gerekirken bu hususun da süreden reddi doğru değildir.SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 11.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.