MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiDAVA TÜRÜ : Nüfus Kaydının Düzeltilmesi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.K A R A R Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacı ...'un ... ve ... çocuğu olmasına rağmen amcası ... ile yengesi ... oğlu olarak tescil edildiğini bildirerek, davacının nüfus kaydının gerçeğe uygun şekilde düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulü ile .... T.C. Kimlik no ile nüfusa kayıtlı davacı ...'un "...." olan anne adının "....", "...." olan baba adının ise "..." olduğunun tespitine karar verilmiştir.Dava nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacının mevcut hanesindeki nüfus kaydı vatandaşlıktan çıkarılması nedeni ile kapalıdır. Mahkemece de tescile dair hüküm kurulmayıp tespitle yetinilmiş ise de,davacının ana ve baba adı değiştirilmiş, ana ve baba olarak geçen kişilerle herhangi bir bağ kurulmamıştır.Nüfus kaydındaki düzeltme davaları kamu düzeni ile yakından ilgili olup, mahkemeler hiçbir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın doğru sicil oluşturmak zorundadır. Davanın bu niteliği gözönüne alınarak, kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın kaydın doğru olarak tespiti zorunludur. Davada, iddia ile ilgili olarak DNA araştırması yaptırılıp, davacının ... ve ...'tan olduğu kanıtlandığına göre, mevcut kayıtta ana ve baba adının değiştirilmesi ile yetinilmeyip, gerçek anne ve babanın kimliğinin de belirlenmesi suretiyle tespitine karar verilmesi gerekirken, anne ve babanın kimliği açıklanmadan davacının ... ve ... hanesindeki ana baba adının değiştirilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın temyiz edene iadesine, 09.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.