Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14719 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16615 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Alanya 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 03/07/2013NUMARASI : 2012/347-2013/468Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 21.05.2012 gün, 2011/7016–2012/6442 sayılı kararı uyarınca, davanın kabulüne yönelik ilk hüküm, eksik inceleme ve araştırma yapıldığı gerekçesi ile bozulmuş, İİK’nun 228. maddesi uyarınca iflastan doğan istihkak davalarında, dava açma süresinin istihkak iddiasının reddine dair kararın üçüncü kişiye tebliği ile başlayacağı, somut olayda davanın süresinde açıldığı ve işin esasına girilmesi gerektiği belirtilerek bozma kararı verilmiş; Mahkemece uyma kararı verilerek yapılan yargılama sonucunda: taraflarca takip edilmeyen davanın takipsiz bırakılmasından sonra üç aylık yasal süresi içerisinde yenilenmediği HMK’nun 150. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği gerekçesi belirtildikten sonra davanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 228. vd. maddeleri uyarınca açtığı “iflastan doğan istihkak” davası niteliğindedir.6100 sayılı HMK’nun 297. maddesinin 2. bendi uyarınca, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Diğer yandan aynı Kanun’un 298. maddesinin 2. bendi gereğince gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.Buna göre; gerekçeli kararda davanın açılmamış sayılmasına ilişkin koşulların gerçekleştiğinden bahsedildikten sonra tefhim edilen kararda davanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına yönelik hüküm kurulması doğru olmamıştır ve bozma sebebidir.2-Bozma neden ve şekline göre diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesi gerekli görülmemiştir.Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 11.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.