MAHKEMESİ : İzmir 9. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 23/05/2013NUMARASI : 2013/112-2013/342Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R İİK'nun 24. maddesi “bir taşınırın teslimine dair olan ilam icra dairesine verilince icra memuru bir icra emri tebliği suretiyle borçluya yedi gün içinde o şeyin teslimini emreder. İcra emrinde; alacaklı ve borçlunun ve varsa mümessillerinin adları ve soyadları ile şöhret ve yerleşim yerleri hükmü veren mahkemenin ismi ve hükmolunan şeyin neden ibaret olduğu, ilamın tarih ve numarası ve icra mahkemesinden veya istinaf veya temyiz yahut iadei muhakeme yolu ile ait olduğu mahkemeden icranın geri bırakılması hakkında bir karar getirilmedikçe cebri icraya devam olunacağı yazılır. Borçlu, bu emri hiç tutmaz veya eksik bırakır ve hükmolunan taşınır veya misli yedinde bulunursa elinden zorla alınıp alacaklıya verilir. Yedinde bulunmazsa ilamda yazılı değeri alınır. Vermezse ayrıca icra emri tebliğine hacet kalmaksızın haciz yoluyla tahsil olunur. Taşınır malın de??eri, ilamda yazılı olmadığı veya ihtilaflı bulunduğu takdirde, icra memuru tarafından haczin yapıldığı tarihteki rayice göre takdir olunur. Hükmolunan taşınırın değeri, borsa veya ticaret odalarından, olmayan yerlerde icra memuru tarafından seçilecek bilirkişiden sorulup alınacak cevaba göre tayin edilir. İlgililerin bu hususta icra mahkemesine şikayet hakları vardır ...” hükmünü taşımaktadır. Alacaklı vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda, takibe konu Bakırköy 9. Aile Mahkemesi 2009/475-2011/519 sayılı kararı ile ziynet eşyalarının davalı Engin'den aynen alınarak müvekkiline teslimine karar verildiğini, icra emrinde talep edilen alacağa karşılık icra dosyasına borçlu tarafından ödemeler yapıldığını, aynen teslimin mümkün olmadığı anlaşılmakla İİK'nun 24. maddesi gereğince değer takdiri ile belirlenen değerlerden hesaplama yapılması ve bakiye miktar için haciz taleplerinin İcra Müdürlüğü'nün 20.02.2013 tarihli kararı ile reddedildiğini, haciz taleplerinin reddine ilişkin kararın kaldırılmasına, dosya hesabının 29.01.2013 tarihi itibarıyla altın alış fiyat ve tutarları dikkate alınarak hesaplanmasına karar verilmesini talep etmiştir.Birleşen 2013/143 Esas sayılı dosya ile takip borçlusu vekili tarafından İİK'nun 24. maddesi uyarınca ilamda yazılı değerlerin tüm fer'ileri ile icra dosyasına yatırıldığından bahisle İcra Müdürlüğü'nün 20.02.2013 tarihli kararının kaldırılmasının talep edildiği görülmüştür.Takibe konu ilamda ziynet eşyalarına ilişkin değerler belirlenmiştir. Mahkemece asıl dava yönünden alacaklının talebinin reddine karar verilerek uyuşmazlığın çözümünde bu değerlerin esas alınması gerektiği ve buna göre hüküm kurulması, birleşen dosya yönünden ise kabul edilen bu kural doğrultusunda yapıldığı iddia edilen ödemeler değerlendirilerek gerektiğinde bilirkişi incelemesi ile sonuca gidilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,09.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.