Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14337 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 4786 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 4. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 06/12/2012NUMARASI : 2011/21-2012/768Davacılar - karşı davalılar H.. B.. ve müşterekleri ile davalı - karşı davacı H.. T.. aralarındaki müdahalenin meni, ecrimisil, tapu iptali ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair İstanbul Anadolu 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 06.12.2012 gün ve 21/768 sayılı hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar - karşı davalılar vekili ile davalı - karşı davacı vekili taraflarından süresinde istenilmiş ise de, duruşma isteği pul yokluğundan ret olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:KARARDavacı- karşı davalı H.. B.. ve müşterekleri vekili, .. ada .. ve.. parsellerin vekil edenlerine ait olduğunu, davalının haklı bir nedene dayanmaksızın taşınmaz üzerinde bulunan .. nolu daireyi 3 yıldır işgal ettiğini, defalarca uyarılmasına rağmen tahliyeye yanaşmadığını açıklayarak haksız elatmasının önlenmesine ve 3 yıllık ecrimisilin belirlenerek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir. Davacılar vekili, harcını yatırmak suretiyle verdiği 25.10.2007 tarihli ıslah dilekçesinde, taşınmaz değerinin 100.000,00 TL olduğunu bildirmiştir.Davalı - karşı davacı vekili, cevap ve harcını yatırmak suretiyle verdiği karşı dava dilekçesinde davanın yersiz olduğunu, 6 nolu daireyi 2004 yılında inşaat halinde iken 13.100 Euro bedelle davacıların akrabası M.. B...’dan satın aldığını, satış bedelinin bu kişi tarafından davacı Hikmet’in yurtdışında bulunan banka hesabına yatırıldığını, satın aldıktan sonra 60.000,00 TL masraf ettiğini, tüm abonelikleri adına yaptırdığını ve halen taşınmazı kullandığını açıklayarak davacıların davasının reddine, 6 nolu daireye düşen arsa payı belirlenerek tapu kaydının iptaliyle vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine yönelik davanın kabulü ile davalının 6 nolu daireye elatmasının önlenmesine, ecrimisil olarak belirlenen 10.020,00 TL'nin yasal faiziyle birlikte davalıdan alınmasına, karşılık davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı-karşı davacı H.. T.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davalı - karşı davacı H.. T.. vekilinin temyiz itirazlarını inceleyen Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin 22.04.2010 tarih, 2009/6639 Esas ve 2010/2006 Karar sayılı ilamıyla Mahkemece eksik araştırma ve incelemeyle karar verildiği, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 30.09.1988 gün, 1987/2 Esas ve 1988/2 Karar sayılı kararının somut olaya uygulanıp uygulanamayacağının değerlendirilmesi gerektiğini belirtmek suretiyle hükmü bozmuştur. Bozma ilamının gerekçesi olan Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 30.09.1988 gün, 1987/2 Esas ve 1988/2 Karar sayılı kararında; “Tapuda kayıtlı bir taşınmazın mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak Yasa'nın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davası kural olarak kabul edilemez; bununla beraber Kat Mülkiyeti Kanunu'na tabi olmak üzere yapımına başlanılan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması hallerinde; olayın özelliğine göre hakim, Medeni Kanun'un 2. maddesini gözeterek açılan tescil davasını kabul edebilir” denilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nda belirtilen tapulu taşınmazdaki bağımsız bölümün haricen satış yoluyla kazanılabileceğine dair koşulların davalı - karşı davacı H.. T.. lehine oluştuğu gerekçesiyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin karşı davanın kabulüyle 6 numaralı dairenin arsa payına karşılık gelen 3962/38097 payın tapu kaydının iptaline, bu payın davalı-karşı davacı H.. T.. adına tapuya kayıt ve tesciline, davacı-karşı davalıların müdahalenin meni ve ecrimisil talebine ilişkin davalarının ise reddine karar verilmiştir.Hüküm, taraf vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.Mahkemece, yazılı gerekçeyle asıl davanın reddine, karşı davanın ise kabulüne karar verilmiş ise de; mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Mahkemece Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'nin 22.04.2010 tarih, 2009/6639 Esas ve 2010/2006 Karar sayılı bozma ilamına uyulmuş, ancak bozmanın gerekçesi olan Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı hatalı şekilde değerlendirilerek hüküm kurulmuştur. Bozma ilamında, anılan İçtihadı Birleştirme Kararı'ndaki ilkelerin somut olay yönünden değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilmesine rağmen, Mahkemece, bu hususta bir değerlendirme yapılmadan muğlak bir gerekçeyle eldeki davanın koşullarının içtihat kararında belirtilen koşullara birebir uyduğu belirtilmek suretiyle karşı davanın kabulüne karar verilmiştir.30.09.1988 tarih, 1987/2 Esas ve 1988/2 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın uygulanabilmesi için; kat mülkiyetine dönüştürmek üzere arsa sahibi ile yüklenici arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlenmiş olması ve başlanan inşaat halindeki tapuda kayıtlı taşınmaz bölümünün iptaliyle haricen satın alan kişinin adına tesciline karar verilebilmesi için edimini yerine getiren yüklenicinin kendisine düşen bağımsız bölümü alacağın temliki suretiyle üçüncü kişiye temlik etmiş olması gerekir. Eldeki dosyada 6 numaralı daire yüklenici sıfatı olmayan ve tapu maliki H.. B.. vekili M... B...'dan haricen alınmıştır. Satın alınan inşaatla ilgili kat karşılığı bir inşaat sözleşmesi mevcut değildir. Somut olayda söz konusu Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının uygulanma yeri yoktur. Davacı - karşı davalıların temyiz itirazları yukarıda açıklanan nedenlerle yerinde olup tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerekirken içtihadı birleştirme kararının değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.O halde Mahkemece yapılacak iş; tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davanın reddine, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek davacı-karşı davalıların elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davasının esası hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesinden ibarettir.Davacı-karşı davalılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK'nın geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı-karşı davacının temyiz itirazlarının reddine, taraflarca HUMK'un 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'un 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı - karşı davacı H.. T..'a ve 1.015,00 TL peşin harcın da istek halinde temyiz eden davacılar - karşı davalılar H.. B.. ve müştereklerine iadesine 07.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.