Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 6481 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi ... mirasçıları ...ve müşterekleri ile Hazine ve ... aralarındaki tescil davasının kabulüne dair ...22. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 01.03.2012 gün ve 215/62 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılar Hazine vekili ile ... vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A R Davacı ... vekili, imar-ihya ve kazanmayı sağlayan zilyetlik nedenlerine dayanarak dava dilekçesinde mevkii ve sınırları gösterilen yaklaşık 70 dekar yüzölçüme sahip 2 parça taşınmazın vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiş, davacının yargılama sırasında ölmesi üzerine mirasçıları vekâletname vermek suretiyle davada taraf durumunu almıştır. Davalı Hazine vekili ile davaya dahil edilen ... vekili, taşınmazın Devlet'in hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu, kazanma koşullarının oluşmadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuşlar, davalı Hazine vekili TMK'nun 713/6. maddesi uyarınca davaya konu yerin Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalı ...'ni temsilen Köy Muhtarı, tescil konusu yerin köy orta malı mera niteliğinde olduğunu, davacının 7-8 yıllık zilyetliği bulunduğunu açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nce önceki kararda davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine teknik bilirkişi raporunda A harfiyle gösterilen 6.000 m2 yerin davacı adına tapuya tesciline, aynı raporda A harfiyle gösterilen 9.150 m2 yüzölçümlü bölüme ilişkin davanın reddi ile TMK'nun 713/6. maddesi uyarınca Hazine adına tesciline karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairece, davacı vekilinin 9.150 m2 yere ilişkin temyiz itirazlarının reddine, mera araştırması yapılması gerektiğine işaret edilerek kabule ilişkin hüküm bölümünün bozulmasına karar verilmiştir. Dava konusu taşınmazın bulunduğu Köyün 5216 ve 5747 sayılı Kanunlar uyarınca tüzel kişiliğinin... Belediyesi sınırları içerisine alınması üzerine ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nce yetkisizlik (gönderme) kararıyla dava dosyasına yetkili ve görevli Nöbetçi... Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne teknik bilirkişi raporunda A harfiyle gösterilen 6.000 m2 yerin payları oranında davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiştir. Hüküm, davalı Hazine vekili ile ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; uyuşmazlık konusu ve tescili istenen taşınmaz bölümü 1966 yılında yapılan tapulama çalışmaları sırasında paftasında “taşlık” olduğu belirtilerek tespit dışı bırakılmıştır. Niteliği belirlenen böyle bir taşınmazın kazanmayı sağlayan zilyetlik yoluyla edinilebilmesi için imar ve ihya koşullarının davacı yararına gerçekleşmesi, zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşması ve taşınmazın nitelik itibarı ile özel mülkiyete konu edilebilen yerlerden olması gerekir. Mahkemece kazanma koşullarının oluştuğu görüşünden hareketle davanın kabulüne karar verilmiş ise de ulaşılan sonuç dosya kapsamı ile Usul ve Yasaya uygun bulunmamaktadır. Şöyle ki; taşınmaz başında yapılan 30.05.2002 tarihli keşif sırasında dinlenen davacı tanıkları ... ve ... dava konusu yerin öncesinin mera ve hayvan otlakıyesi olduğunu, 1964 yılında köylüler tarafından paylaşılarak tarla haline getirildiğini bildirmişler, 06.12.2011 tarihli keşif sırasında çevre köylerden dinlenilen Yerel Bilirkişiler ...,.... ve ... de; taşınmazın bulunduğu çevrenin eskiden köy orta malı mera olarak kullanıldığını, 40 yıl kadar önce köylüler tarafından paylaşıldığını ve sürülerek tarla haline getirildiğini açıklamışlardır. Her ne kadar Ziraatçı Uzman Bilirkişiler dava konusu yerin 2. sınıf tarım arazisi olduğunu bildirmişler ise de, Yerel Bilirkişi ve Tanık açıklamaları karşısında taşınmazın öncesinin kadim mera olduğunun kabulü gerekir. 4342 sayılı Mera Kanunu'nun 3/d maddesinde, meralar, hayvanların otlatılması ve otundan yararlanılması için tahsis edilen veya kadimden beri bu amaçla kullanılan yerler olarak tanımlanmıştır. Aynı Kanunun 4. maddesi, meraların özel mülkiyete geçirilemeyeceğini, amaçları dışında kullanılamayacağını, kazandırıcı zamanaşımının uygulanamayacağını ve sınırlarının daraltılamayacağını düzenlemiştir. Meralar, Devlet'in hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olup özel mülkiyete konu olamayacakları gibi yasalarda belirtilen yetkili mercilerce niteliği değiştirilmedikçe süresi neye ulaşırsa ulaşsın zilyetlik ve kazandırıcı zamanaşımı yoluyla da iktisap edilemezler. Şu halde; taşınmazın öncesinin mera niteliğindeki yerlerden olduğu ehil Yerel Bilirkişi ve Tanıklarca açıklandığına göre, davanın reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme sonunda yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Kabule göre de; 5216, 5747 ve 6360 sayılı Kanunun 1. maddesinin 2 ve 3. bentleri uyarınca ... İli’nin mülki sınırları Büyükşehir Belediye sınırı olarak belirlenmiştir. TMK'nun 713/3. maddesi uyarınca; tescil davasının, Hazine'ye ve ilgili kamu tüzel kişilerine karşı açılması gerekmektedir. Anılan Kanun hükümleri uyarınca davanın ...Büyükşehir Başkanlığı'na yöneltilmek suretiyle taraf teşkili yapılması gerekmektedir. Davalı Hazine vekili ile ... vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerindedir. Kabulüyle, 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 223,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı ...'na iadesine, 14.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.