Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1392 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 415 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Bursa 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 12/03/2013NUMARASI : 2012/897-2013/145Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:K A R A R Davacı üçüncü kişi A.. Z.. vekili, Bursa 2. İcra Müdürlüğü’nün 2012/10119 sayılı Takip dosyasında trafik kaydına 05.09.2012’de haciz konulan ... plaka sayılı aracın noterde düzenlenen 19.02.2012 tarihli mülkiyeti muhafaza kaydı ile yapılan satış sözleşmesi ile satın alındığını, kararlaştırılan bedelin ödenmemesi nedeni ile mülkiyetin alıcıya (takip borçlusuna) geçmediğini belirterek haczin kaldırılması talebinin reddine yönelik 13.11.2012 tarihli İcra Müdürlüğü kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.Davalı alacaklı vekili, davacının satış sözleşmesinde alıcı adına hareket eden vekili olduğunu, dolayısıyla davada taraf sıfatının bulunmadığını, şikâyetin 7 günlük yasal hak düşürücü süre içinde ileri sürülmediğini, mülkiyeti muhafaza sözleşmesinin feshedildiğine dair delillerin sunulamadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.Davalı borçlu, usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı gibi cevap da vermemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre: davacı üçüncü kişinin mülkiyeti muhafaza kaydı ile yapılan satışa dayanarak istihkak iddiasında bulunduğu, dava konusu aracın kaydına haciz konulduğu 05.09.2012 tarihinden önce üçüncü kişi tarafından 19.01.2012’de noterde mülkiyeti muhafaza kaydı ile yapılan sözleşme ile takip borçlusuna satıldığı, satış bedelinin tamamının ödenmemesi ve alacaklı tarafın bu miktarı ödemeyi kabul etmemesi karşısında 10.000,00 TL üzerinde üçüncü kişinin rehin hakkının bulunduğunun kabulü gerektiği gerekçesi ile dava konusu aracın ödenmeyen satış bedeli üzerinden rehinle yükümlü olarak haczedilmiş sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir.Mülkiyeti muhafaza sözleşmesi genel olarak, alıcıya teslim edilmiş olmasına rağmen, satılan şeyin mülkiyetini, belli bir şartın gerçekleşmesine kadar alıcıda saklı tutan bir sözleşme türü olup, taşınırlarda mülkiyetin intikalinin teslimle gerçekleşeceği kuralının bir istisnasıdır.Mülkiyeti muhafaza kaydı ile alınan aracın trafik kaydına, alıcının alacaklısı tarafından haciz konulması halinde satıcının istihkak iddiasında bulunma hakkı vardır. Alıcının alacaklısının satılan üzerine haciz koydurmaları nedeniyle satıcının istihkak iddiasında bulunması halinde, borçlu-alıcı mütemerrit değilse akit feshedilmiş olmayacaktır. Bir başka deyişle, satıcının istihkak iddiasında bulunabilmesi için taksitlerin ödenmesinde temerrüde düşülmesi ve bu durumda satıcının da fesih hakkını kullanması şartları birlikte bulunmalıdır.(TMK md. 764–818 sayılı BK md.22- 6098 sayılı TBK md. 29 )Dava konusu ... plaka sayılı araç, üçüncü kişi tarafından trafik kaydına 01.03.2012’de haciz konulmasından önce 19.01.2012’de noterde mülkiyeti muhafaza kaydı ile yapılan sözleşme ile borçluya satılmıştır. Üçüncü kişi haciz tarihi itibarı ile borcun 10.000,00 TL’lık kısmının ödenmediğini, mülkiyetin borçluya geçmediğini iddia ederek istihkak iddiasında bulunmaktadır. Ödeme planı kapsamında verilen 19.01.2012 keşifte, 19.01.2013 vade tarihli bononun vadesi haciz tarihi itibarı ile henüz dolmamıştır.Mahkemece borçlu alıcı açısından temerrüt koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılıp değerlendirilmeden işin esasına yönelik karar verilmesi hatalı olmuştur. Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 31.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.