Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13619 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21513 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul 15. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 17/09/2013NUMARASI : 2013/429-2013/859Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu şirket vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda, müvekkili şirket aleyhine İstanbul 26. İcra Müdürlüğü'nün 2009/40618 Esas sayılı dosyasından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi yapılmış olduğunu, takibe itirazları üzerine alacaklı tarafça açılan itirazın iptali davası sonucunda itirazın iptaline dair 2010/244-3013/73 sayılı ilamdaki tüm alacakların ve mahkeme vekalet ücretinin ilamsız takibe konu edilen icra dosyasından icra kapak hesabına dahil edildiğini ve muhtıra gönderildiğini, bunun yanında 13.663,31 TL tutarındaki mahkeme vekalet ücretinin tahsili için İstanbul 14. İcra Müdürlüğü'nün 2013/10081 Esas sayılı dosyası ile ilamlı takip başlatıldığını belirterek, mükerrer olması nedeniyle İstanbul 14. İcra Müdürlüğü'nün 2013/10081 Esas sayılı takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, itirazın iptali davas?? sonucu hükmedilen vekalet ücretinin yeni takibe konu olmasında usul ve yasaya aykırı bir durum görülmediği gerekçesi ve belirtilen diğer gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş; karar borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir.6100 sayılı HMK'nun 30. maddesinde “Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.” şeklinde usul ekonomisi ilkesi hüküm altına alınmıştır.Somut olayda; İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2010/244-3013/73 sayılı ilamında, itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmiş, ayrıca inkar tazminatı, avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmiştir. Alacaklı bu ilamda yazılı olan avukatlık ücreti için, itirazın iptaline konu İstanbul 26. İcra Müdürlüğü'nün 2009/40618 E. sayılı icra dosyasına itirazın iptali ilamını sunarak bu dosyadan kapak hesabı yaptırıp muhtıra gönderilmesini talep ettiği gibi, İstanbul 14. İcra Müdürlüğü'nün 2013/10081 Esas sayılı dosyası ile de aynı avukatlık ücreti için ilamlı bir takip başlatmıştır. Dairemizin önceki içtihatlarında alınan itirazın iptali ilamında yer verilen vekalet ücreti yargılama gideri ve tazminat alacakları için ayrı bir ilamlı takip başlatılmasının mümkün olacağı kabul edilmiş ise de, sonradan oluşan görüş ve kanaatte tarafları aynı olan ve aynı alacaktan kaynaklanan ilamlar için itiraza konu ilamsız takip dosyası üzerinden alacağın tahsili mümkün iken makul ve kabul edilebilir bir gerekçe olmaksızın takip başlatılması yukarıda Yasa ile düzenleme altına alınan usul ekonomisine aykırılık teşkil etmesi sebebi ile ayrı takip yapılmaması gerektiği benimsenmiş bu yöndeki uygulama süreklilik kazanmıştır. Kaldı ki itirazın iptali ilamı ile hükmedilen avukatlık ücretinin yukarıda belirtilen iki icra dosyasından da mükerrer olarak talep edildiği açıktır. Bu durum karşısında şikayetin kabulü ile mükerrer olduğu anlaşılan İstanbul 14. İcra Müdürlüğü'nün 2013/10081 Esas sayılı takibinin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle şikayetin reddi isabetsizdir.SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 26.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.