Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13618 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21485 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Ankara 13. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/09/2013NUMARASI : 2013/427-2013/760Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARARTakibin Ankara 2.Tüketici Mahkemesi'nin 24.01.2012 tarih ve 2011/261 Esas 2012/44 Karar sayılı ilamına dayandığı; ilamda “... 2010 model aracın ayıpsız misliyle değiştirilmesine” karar verildiği görülmüştür.Şikayet, son alınan ticaret odası yazı cevabında belirtilen 51.500 TL olarak tespit edilen değere itiraza ilişkindir.Mahkemece Ticaret Odasından bildirilen cevap doğrultusunda yapılan işlemlerin usul ve yasaya uygun bulunduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş; karar şikayetçi tarafından temyiz edilmiştir.İİK'nun 24. maddesinin 1, 3, 4 ve 5. fıkralarında, taşınır teslimine dair ilam icra dairesine verilince, icra müdürünün icra emri tebliği ile 7 gün içinde o şeyin teslimini emredeceği, hükmolunan taşınır veya misli borçlu yedinde bulunursa zorla alınıp alacaklıya verileceği, yedinde bulunmazsa ilamda yazılı değerinin alınaca??ı, vermezse ayrıca icra emrine gerek kalmaksızın haciz yoluyla tahsil olunacağı, taşınır malın değeri ilamda yazılı olmadığı veya ihtilaflı bulunduğu taktirde icra müdürü tarafından haczin yapıldığı tarihteki rayice göre takdir olunacağı belirtildiği gibi hükmolunan taşınırın değerinin borsa ve ticaret odalarından olmayan yerlerde icra müdürü tarafından seçilecek bilirkişiden sorulup alınacak cevaba göre tayin olunacağı belirtildikten sonra maddenin son fıkrasında “ilgililerin bu hususta icra mahkemesine şikayet haklarının olduğu” hükmüne yer verilmiştir.Son fıkrada yer verilen bu düzenlemenin, icra müdürünün belirlediği taşınırın değerinin taraflarca şikayet konusu edilmesi halinde, icra mahkemesine denetleme yetkisi tanıdığının, bu denetlemenin de icra hakimi tarafından uzman bilirkişiden yardım alınmak suretiyle gerçekleştirebileceğinin kabulü gerekir. Bu kabul karşısında değer belirleme işleminin bizatihi icra müdürüne ait olduğu yönündeki yerleşik uygulama terk edilmiştir.Bu durumda, Mahkemece dava konusu ayıplı aracın, teknik donanımını gösteren bilgi ve belgeler taraflardan temin edilerek aracın değerinin aynı teknik donanımdaki araç bugün üretilse bu verilere göre ve bilirkişi aracılığı ile haciz tarihi itibariyle belirlenmesiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz Ticaret Odası yazı cevabına göre yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.SONUÇ: Şikayetçi borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 26.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.