Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13578 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 222 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi... ile ... aralarındaki alacak davasının reddine dair .... 6. Aile Mahkemesi'nden verilen 28.10.2015 gün ve 816/767 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 11.10.2016 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden davacı vekili Avukat ... ve karşı taraftan davalı vekili Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:KARARDavacı ... vekili, taraflar arasında .... 6. Aile Mahkemesi'nde görülmekte olan 2014/518 Esas sayılı mal rejiminin tasfiyesine ilişkin dosya ile iş bu davanın birleştirilmesini ve davacının edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 500.000,00 TL alacağın davalıdan tahsilini istemiştir.Davanın açıldığı .... 9. Aile Mahkemesi'nce 19.10.2015 gün 2015/770 Esas ve 2015/741 Karar numaralı birleştirme kararı ile dosyalar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunması nedeniyle davanın .... 6. Aile Mahkemesi'nin 2014/518 Esas nolu dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir. .... 6. Aile Mahkemesi, 28.10.2015 tarihli kararı ile birleşen davayı tefrik etmiş ve talep iş bu temyize konu 2015/816 Esas numarasını almıştır.Mahkemece, .... 6. Aile Mahkemesi'nde görülmeye devam eden 2014/518 Esas nolu dosya ile iş bu temyize konu 2015/816 Esas nolu dava dosyalarının aynı taraflar arasında aynı sebeple açılmış, dayanılan olayların aynı ve halen görülmekte olan dava olduğu, HMK'nun 114/1-ı maddesi gereği birleşen ve tefrik edilerek ayrı esasa kaydedilen davanın derdestlik sebebiyle dava şartı mevcut olmadığından usulden reddine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı taraf dava dilekçesinde, .... 6. Aile Mahkemesi 2014/518 Esas dava dosyasında edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan 2.000.000,00 TL alacak talep ettiklerini ancak müvekkilinin harçları ödeyebilecek durumda olmadığından davanın 10.000,00 TL kısmının dava olarak devam ettiğini belirtmiştir. Davalının, .... Tic. Ltd Şti'nin 1/4 ortağı olduğu ve şirketin davalıya düşen gelirlerinde, marka değer artışında, davacının katılma alacağının mevcut olduğunu, bu nedenle davalının ortağı olduğu şirketin 2002 yılından itibaren menkul gayrımenkul malvarlığı artışları, gelirleri, marka değer artışının, sermaye payı artışının tespit edilmesini talep ettiklerini açıklamışlardır.Taraflar arasında görülen boşanma dosyası incelendiğinde; .... 6. Aile Mahkemesi 2007/760 Esas sayılı dosya davacısı ... vekili dava dilekçesi ile birlikte davalının ortağı olduğu aynı şirketle ilgili 2.500.000,00 TL katılma alacağı talebinde bulunmuş olup, bozma öncesi verilen hükümde Mahkemece sadece boşanma talebi yönünden değerlendirme yapılıp davanın reddine karar verilmiştir. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nce davanın kabulü gerektiğinden bahisle kararın bozulması üzerine 2014/313 Esas üzerinden devam eden dosyada yapılan yargılama neticesinde boşanma yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olup; 5 nolu hüküm fıkrasında ise davacının katılma payı ile ilgili talebinin tefriki ile ayrı esasa kaydına karar verilmiş ve tefrik edilen talep 2014/518 Esas numarası almıştır.Boşanmaya ilişkin yargılama devam ederken Mahkemece davacı tarafa katılma alacağı taleplerine ilişkin harcı yatırması için süre verilmiş, davacı vekili 04.05.2010 havale tarihli dilekçe ile 148,50 TL harç yatırarak "Dava dilekçemizde katılma payının tespiti ile fazlaya ilişkin haklarımız saklı tutarak 12.500.000,00 TL tahsili talep etmiştik. Müvekkil harcı ödeyecek durumda olmadığından adli yardım talebimizde kabul edilmediğinden fazlaya ilişkin haklarımızı saklı kalmak üzere 10.000,00 TL katılma payının tahsiline karar verilmesini talep ediyoruz." şeklinde beyanda bulunduğu görülmektedir.Tüm dosya kapsamından; eldeki temyize konu .... 6. Aile Mahkemesi'nin 2015/816 Esas sayılı davanın, 2014/518 Esas sayılı 10.000,00 TL'lik kısmi davanın tamamlayıcısı niteliğindeki alacak davası olduğu anlaşılmaktadır. Her iki davanın konusu, sebebi ve taraflarının aynı olması kısmi dava niteliğindeki önceki 2014/518 Esas nolu davaya tamamlayıcı nitelikte eda davası açılmasına engel değildir. Bu nedenle, Mahkemenin vermiş olduğu derdestlik kararı yerinde görülmemiştir. Şu durumda, iddia ve savunma çerçevesinde taraf delilleri toplanarak talebin esası hakkında bir karar verilmesi gerekir. Anılan yön gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerekirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda izah edilen nedenlerle davacı vekilinin yazılı temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasının yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca 1.350,00 TL Avukatlık Ücreti'nin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında avukat marifetiyle temsil olunan davacıya verilmesine, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 225,70 TL peşin harcın istek halinde davacıya iadesine 11.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.