Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13326 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7324 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Asliye Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil..... ve müşterekleri ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair ..... Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 26.11.2014 gün ve 809/708 sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 16.06.2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden kimse gelmedi. Karşı taraftan Hazine vekili Av...... geldi. Duruşmaya başlanarak temyiz isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan ve hazır bulunanların sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek; dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A R Davacılar vekili, vekil edenlerin dava dilekçesinde yazılı 12 parça taşınmaz üzerinde kayıt maliki ve paydaş olarak görülen......mirasçıları olduklarını, kayıt malikinin öldüğü 1983 yılından itibaren 20 yıldan fazla süre miras bırakan ve müvekkilleri tarafından tasarruf edildiğini, miras bırakan ......'ın,1993 yılında ölmesi üzerine mirasçıları tarafından kullanıldığını, açıklayarak tapu kayıtlarının iptaliyle mirasçılık belgesindeki payları oranında müvekkilleri adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.Davalı Hazine vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.Mahkemece, kazanma koşulları gerçekleşmediğinden davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava; TMK'nun 713/2. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.1-Dosya kapsamına, dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, mahkemece deliller takdir edilerek karar verildiğine ve kararda bur isabetsizlik bulunmadığına göre, davacılar vekilinin aşağıda gösterilen dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2-Davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince; kural olarak, tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir. Ancak, Kanun'un açıkça izin verdiği ve düzenlediği ayrık durumlarda tapulu bir yerin veya tapuda kayıtlı bir payın koşulları oluştuğu takdirde kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün olabilir. Kanunun açıkça izin verdiği hallerden biri de TMK'nun 713/2. maddesindeki düzenlemelerdir. Anılan maddede, “aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılmayan veya 20 yıl önce ölmüş, ya da hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir” denilmiştir.Somut olayda; bir kısım taşınmazlarda paydaş bir bölümünde ise bağımsız malik olan ........'ın 1983 yılında öldüğü, bu tarihten dava tarihine kadar davacılar tarafından koşullarına uygun olarak tasarruf edildiği, tapu kaydının intikal görmediği, her ne kadar dava dilekçesinde mirasçılık ilişkisi açıklanmış ise de, davacılar tarafından mirasçılık belgesi alınması amacıyla açılan davanın, miras ilişkisinin kanıtlanamaması nedeniyle reddine karar verildiği anlaşıldığına göre, mahkemece tarafların tüm delilleri toplandıktan sonra davacılar lehine TMK'nun 713/2. maddesindeki "ölüm" nedenine dayalı kazanma koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği üzerinde durulması,ondan sonra uyuşmazlık hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK. nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, davacılar vekilinin sair itirazlarının(1) nolu bentte yazılı nedenlerle reddine, ilamın içeriğine göre taraflar lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 683,10 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılara iadesine, 16.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.