Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12715 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 15744 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:K A R A R Alacaklı tarafından borçlu aleyhine ilamlı takip başlatıldığı, icra emriyle; 25663,72 TL alacak, vekalet ücreti ile yargı giderinin ve bu alacak kalemlerinin faizinin istendiği, borçlunun takip dayanağı ilamda likit bir miktar olmadığından ve idareye yazılı başvuru şartı yerine getirilmeden takip başlatıldığından bahisle takibin ve icra emrinin iptalini talep ettiği, Mahkemece, dayanak ilamda belirtilen alacağın bizzat Kurum tarafından hesaplanarak yargılamayı yapan İdare Mahkemesi'ne bildirildiği ilamın bu haliyle eda hükmü içerdiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği, hükmün borçlu vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmıştır. İcra takibinin dayanağı olan ilamın incelenmesinde; “Dava konusu işlemin iptaline, 30 hizmet yılından fazla geçen hizmet süresine göre hesaplanacak emekli ikramiyesinin hesaplanarak başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine" karar verildiği, hüküm altına alınan yargılama gideri ve avukatlık ücreti dışındaki kısımlar likit bir alacak olarak eda hükmü içermediğinden Mahkemece, yargılama gideri ve avukatlık ücreti dışındaki alacak ve eklentilere yönelik şikayetin kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde şikayetin tümden reddi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK' nun 366 ve 6100, HMK 'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK' nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK' nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 29.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.