MAHKEMESİ : Büyükçekmece 1. Aile MahkemesiTARİHİ : 19/02/2013NUMARASI : 2012/753-2013/134O.. D.. ile F.. Ö.. aralarındaki katkı payı alacağı davasının reddine dair Büyükçemece 1. Aile Mahkemesi'nden verilen 19.02.2013 gün ve 753/134 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARARDavacı O.. D.. vekili, davalı F.. Ö.. aleyhine açtığı ve davalının açtığı meni müdahale ve ecrimisil davası ile birleştirilerek sonuçlandırılan davada tarafların 1983 yılında evlenip 2005 yılında boşandığını, davacının 1994 yılında almış olduğu emekli ikramiyesi ile peşinatı yatırıp aidatları ise maaşı ile ödemiş olmasına rağmen taşınmazın davalı adına tescil edildiğini açıklayarak taşınmazın tapu kaydının iptaliyle ½ hissesinin davacı adına tesciline, tapu iptali ve tescilin mümkün olmaması halinde taşınmazın tespit edilecek değerinin yarısının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, taşınmaz davalının parası ile edinildiğinden davacının bir katkısının bulunmadığını ve kooperatif peşinatı ile sonrasında yapılan bütün ödemeler davalı tarafından yapıldığından davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, mal rejiminin tasfiyesi sonucunda ayni hak talep etmek mümkün bulunmadığından tapu iptali ve tescil isteğinin ve 743 sayılı TKM döneminde edinilen taşınmazdaki katkı somut olarak ispatlanmadığından katkı payı alacağı isteğinin reddine karar verilmesi üzerine; Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar 26.04.1983 tarihinde evlenmişler, 11.02.2004 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 20.09.2006 tarihinde kesinleşmesi üzerine boşanmışlardır. Eşler arasında başka mal rejimi seçilmediğinden evlenme tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM'nin 170. m.) rejimi ve bu tarihten boşanma davasının açıldığı 26.01.2010 tarihine kadar TMK'nun 202 ve davamı maddelerine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Dava, 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi uyarınca mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde evlilik birliği içerisinde 27.08.1998 tarihinde kat mülkiyetine geçiş nedeniyle davalı adına tescil edilen taşınmazın alımındaki katkıdan kaynaklanan katkı payı alacağı isteğine ilişkindir.Dava konusu taşınmaz taraflar arasında 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi uyarınca mal ayrılığının geçerli bulunduğu dönemde edinilmiştir. Kural olarak, 743 sayılı TKM'nin yürürlükte olduğu; 01.01.2002 tarihinden önce eşler arasında yasal mal ayrılığının geçerli olduğu dönemde, karı ve kocanın diğerinden katkı payı karşılığında bir tazminat isteyebilmesi için mutlaka parasal veya para ile ölçülebilen maddi bir değer koymak suretiyle katkısının bulunması gerekir. Tapu iptali ve tescil isteğinin reddine dair hüküm mal rejiminin tasfiyesi ile ancak şahsi hak niteliğindeki alacak hakkı istenebileceğinden doğru ise de, dosya da bulunan SGK kayıtlarına göre işçi olarak çalışan ve düzenli bir geliri bulunan davacının evlilik birliği içinde edinilen ve davalı adına tescil edilen taşınmazda katkısı bulunduğunun gözönünde tutulmamış olması doğru değildir. Mahkemece, davaya konu taşınmazın alındığı tarihe kadarki davacı ve davalıya ait gelir belgeleri ile davacıya emeklilik ikramiyesine ilişkin belgelerin bulunduğu yerden getirtilerek tarafların sosyal statüleri ile konumlarına göre yapabilecekleri kişisel harcamaları ile kocanın 743 sayılı TKM'nin 152. maddesi uyarınca evi geçindirme yükümlülüğü sonucu yapması gereken harcamalar çıktıktan sonra yapabilecekleri tasarruf miktarının belirlenmesi, konunun uzmanı bilirkişiden denetime açık rapor alınmak suretiyle dava konusu taşınmazın alınmasına tarafların çalışmaları karşılığında elde ettikleri gelirlerle sağlayabilecekleri katkı oranlarının ayrı ayrı saptanması, bilirkişi tarafından belirlenen katkı oranı ile taşınmazın dava tarihindeki değerinin çarpımı sonucu elde edilecek miktara davacının katkı payı alacağı olarak karar vermek gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.Davacı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı görülen hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3.maddesi yollaması ile HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/1. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde iadesine 05.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.