MAHKEMESİ : Mudanya 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 30/04/2013NUMARASI : 2013/113-2013/158Z.. A.. ile M.. B.. ve müşterekleri aralarındaki mirasçılık belgesinin iptali davasında görevsizlik nedeni ile reddine dair Mudanya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 30.04.2013 gün ve 113/158 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasçılık belgesinin iptali istemine ilişkindir.Mahkemece, mahkemenin görevsizliğine, davanın görev yönünden reddine, talep halinde dosyanın yetkili ve görevli Mudanya Sulh Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya içeriğine ve yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir.Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nun 1.maddesinde mahkemelerin görevinin kanunla belirleneceği, 2. maddesinde ise dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalar ile şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğu belirtilmiştir. Aynı Kanun'un 4/1-ç maddesinde, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hakiminin bu kanun ile diğer kanunların sulh hukuk mahkemesini görevlendirdiği davaları göreceği açıklanmışt??r. Öte yandan; aynı Kanun'un 383. maddesinde çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin aksine bir düzenleme olmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi olduğu belirtilmiş, 382/2-c maddesi hükmünde ise miras hukukundaki çekişmesiz yargı işleri belirtilirken mirasçılık belgesinin verilmesi istemine ilişkin davalar da bu kapsamda sayılmış ne var ki; mirasçılık belgesinin iptali istemiyle açılan davalar hakkında düzenleme yapılmamıştır.O halde; mirasçılık belgesinin iptali davalarının hasımlı olarak açıldığı, sonucunun tarafları açısından kesin hüküm oluşturduğu dikkate alındığında çekişmeli yargı kapsamında kalan davalardan olduğu, bu nedenle 6100 sayılı HMK.'nun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra açılan mirasçılık belgesinin iptali davalarına bakmakla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu kuşkusuzdur. Görev kamu düzenine ilişkin olduğundan taraflarca öne sürülmese bile mahkemelerce kendiliğinden dikkate alınması gerekir.Hal böyle olunca; mahkemece açıklanan bu hukuksal olgular gözönüne alınarak davanın görev nedeniyle reddine, dosyanın görevli Sulh Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmesi doğru değildir. Hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 02.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.